[SevgiGrubu.Com] hayatım - aşkım - ihanetim (bir kaç şiir)
Sen gitin gideli
Acılar biriktiriyorum
Acilari sana degil
Kendime biriktiriyorum
Çünkü
Sen giderken sana biriktirdigim
Sevgileri aldin gittin
Ve bana geriye
Sadece acilari biraktin
Eğer buysa sevgin
Eğer buysa
Ben acılarla sevmeye de varım
Ben yasamaya varım
ernneesto@hotmail.com
Bir dost aradım, ama bulamadım.
İçimde kopan fırtınaları
Yanan ateşleri yüreğimde biriken
Göz yaşlarımı anlatmak istedim
Ama anlatacak bir dost bulamadım.
Anlatamadıklarımı şiirlere dökerim
Mürekkep misali yüreğimden akan
Duygu ve düşünceleri şiirlerime yazarım.
Şiirlerimde çoğu zaman acı,sevinç,
Burukluk ve yürekten akan gözyaşları vardı.
Anlatmak istediğim herkesin kendi
Yüreğinden bir parça bulabileceği
Şiirler yazmak umarım beni
Yazdığım şiirlerle anlarsın
İçimdekileri yüreğimde oluşan acıyı
Sevinci, hüznü ve gözyaşlarımı
Sende bulur anlar ve hissedersin
Bazen bir güvercin bazen bir tutsak
Bir ayrılık bazende bir anı gözyaşlarımda şiirlerimde
ernneesto@hotmail.com
Biraz aci,
Biraz tatli..
Birazda arzu edilen.
Ne bu acidan sikayetci,
Nede bu acisiz eden..
Buna ragmen
Bilinmeyene dogru yol alan
Tum gemilerini limandan
Okyanusun derinliklerine
Salan...
Yelkenlerinde firtinalarla
Umuda dogru yol alan
Acilarin fethine cikmis
Gönlun isgalcisi olan
Sendeki ben
Benim icimdeki sen olan
Seni ariyorum...
Sen ise,
Ulasilmasi zor
Ararat kadar asi
Zagroslar kadar inatci
Zin kadar gururlu
Medya kadar sabirlisin
Sana ulasmak,
Ölumsuzlugun adi
Ebediyetin sirri
Yasamin ta kendisi olmaktir
Bir dilin bütün sözcüklerini kullansam seni tarif edemeyeceğimi biliyorum.
Ulaşılmaz oldun hep; dokunmak, hissetmek ve dolu dolu yaşamak isterken seni,
Kocaman bir yanlızlıktı payımıza düşen...
Payıma düşen her şeyi erteledim.
Ama erteleyemediğim bir şey vardı, sana benziyordu.
Su olsan dokunduğumda bozulurdun, bozulmayan bir 'şey'din...
Gidilecek bir yer olsa sonu olurdu, sonu olmayan bir 'şey'din...
Uykuda görülecek bir rüya olsa uyanırdım, beni rüyamdan uyandırmayacak bir 'şey'din...
Simsiyah saçların olsun istiyorum, ama bahtın değil...
O gün seni gözlerinden, Anafatma'dan, üç ırmağın birleştiği yerinden öpeyim desem, aklına ırmaklar gelir.
Düşün ki yılan dağından aşağı iniyoruz ve dünyada sadece iki kişilik türkü kalmış, onu söylüyoruz.
Öyle bir 'şey'sin sen...
Seni düşündükçe yoruluyorum desem dünyanın en büyük yalanı olur.
Yalanım yok...
Bu günden yarına ne kalır bilmem, ama sen kalırsın tıpkı yatağı değişmeyen bir ırmak gibi...
Yaşadıklarımız azdı, zamana sığmadık yaşamak isterken her şeyi.
Bu gün şarkı söylüyorsam, o gün şarkı değil, şarkı gibi seni yaşamak isterim.
Halkıma benziyordun, bir yanın göç, bir yanın toprak kokuyordu hep.
Gezmediğim yerin kalmadı, bazen yasaklandın bana, bazen suç gibi boynumda taşıdım seni.
Yedi telli sazımla bile tam anlatamadım.
Sen bir uçurum gülüydün, ellerimi her uzattığımda bin kırıkla geri döndüm.
Yasaların bile tanımlayamadığı bir 'şey'din sen.
Haritalara sığmazdın, her ülkede bir başka gülüyordun, uzundun, inceydin, dokunduğumda nereli olduğumu seninle hatırlardım.
Bana hep kendimi hatırlatan bir 'şey'sin sen...
Uzaksın, yakınsın, özlenensin ama bugün değil, yarın gibi bir 'şey'sin sen...
Bugün her şeyi değiştirmek için çabalarken, sen değişmeyen olarak duruyorsun karşımda.
Kabul ediyorum. Dünyaya bu kalsın, ama sen bilme...
Dünyada kaç iklim, kaç zulüm, kaç ölüm var? Bir seni bunların karşısına koymak nasıldır bilemezsin.
Bilme!..
Bugün her ölümle biraz ölürken, seni düşündükçe hayata dönüyorum yeniden.
Gecenin en karanlık yerindeyim, bir sigara ateşinin aydınlattığı kadar ışık bile olsan yine de istiyorum seni.
Sadece benim seni anladığım, kimsenin unutmamak için defterine not düşmediği, ama hayatımda hep bir dipnot olarak kalan kendi yasaklarım gibi unutmuyorum seni.
Dağları delmiyorum, inmek istiyorum oralardan.
Hepiniz gibi aynada saçlarımı taramak, "günaydın" der gibi sokağa fırlamak ve şarkı söylemek istiyorum sana.
Adına aşk diyorlar, gelecek diyorlar... Bana yetmiyor. Her şarkımda sana bir adım daha yaklaşmak istiyorum.
Bir başka dilden seviyorum, kırmızıdan daha uzundur...
Gelincikler gibi bir mevsim değil, dört iklim, köşe bucak, kim ne derse desin geri dönecek yerim yok, bir kentin ortasında
çığlık çığlığa bağırarak tek başına kalsam da yine seviyorum seni.
Bu bir suç duyurusudur, kendimi ihbar ediyorum
ernneesto@hotmail.com
yaşamak isterken seninle, sensizliğin gölgesi ve hüznü düştü boynuma.
Seninle yola çıkmak varken elini çekmen niye, sen kendi ellerinden tut oysa
ve kendine benim için bir gül ver.
Çünkü senin için çarpan bu nazlı yüreğim senin benden başka kaybedecek
kimsen olmadığını biliyor bilmesiyle hayat buluyor.
Neden mi?
Sen çocuksun çünkü.
Sen bu ülkenin mazlum halklarının bir bütün olarak iç anadoluda yıllar
yılı acı çeken bir ömürsün.
Sen kendine o halklar için bir gül vermelisin.
Senin öleceğin ve acı çekeceğini düşünmeden kendimi alı koyamayıp ve seni
korumak için kara deniz e karşı tek yürek olmayı görev bilirim.
Değer mi?
Sen kendini kendi gücünle korumaya muhtaçsın.
Senin benim gözlerime baktığını düşündüğüm zamanlar bile gözlerim titrer.
Kutsallığı sömrülmüş inançsız bir din gibisin benim gözümde
Sen kendine kendin için şartlarını yerine getirmelisin.
Sen yinede iyi düşün gaflet uykusuna uyanmadan dünya zenginliklerinin
tümünü elinde tutsan, sen yinede yoksulsun benim gözümden
Sevgimden yoksunsun çünkü.
Gurbette seni yalnız bırakmayız diyorlar ama senin yokluğunda kadeh
kaldırmaktan geri kalmıyorlar.
Sen senin için, kendin için yalnız kendine kadeh kaldır bana kalırsa.
Şanssızlığına kadeh kaldır.
Bensizliğine kadeh kaldır.
Şimdi bir baharı sensiz karşılamak çok zor geliyor bana.
Birazda sana güzel şeyler yazıyor olabilseydim, yazmaya kendimi zorluyorum
ama olmuyor.
*Bence sen kendine kendin için bir gül ver.
Kendi ellerinden tut
Kendini avut
Kendine kendin için şiirler yaz
Kendine aşkın için bir gül ver.
Karanlık bir rüyasın sen.
Ve ben yinede senin ölümünden korktuğum kadar, kendi ölümümden korkmuyorum.......
ernneesto@hotmail.com
Nasıl anlatsam,nasıl söylesem bilemiyorum.
Seni sevdim ya,artık ölsemde gam yamem küçüğüm,
Gam yememmm...
Sana seni seviyorum,
Benimle dost olurmusun demek çok kolay.
Ama;senin bir gün ölecek olan,
Dudaklarından çıkacakşu ölümsüz sözler yok mu?
Beni cehennemden beter yakar ve kavurur.
İşte;benim tek korkum budur küçüğüm,
Tek korkum budur.
(yok,hayır,olamaz,imkansız.)
ernneesto@hotmail.com
Ne kadar aliskan olsamada gecelere
Ürkekligim ta yüregimde
Ölüm özledigim bir dost gibi kol geziyor etrafimda
Ürkeligim ta beynim,de
En kolay ölüm selamsiz sabahsiz olsa gerek
Oysa ben ölüyorum dirhem,dirhem
Belki ardim sira düsman gülecek
Dost aglayacak
Ne önemi var, aglamalarin gülmelerin
Ben gittikten sonra
Seni nasıl unuturum usul boylum, nazlı huylum
Yeşil gözlüm aybakışlım, bal sözlüm gülnakışlım
Nasıl unuturum seni
Deniz yeşili gözlerini, ipek sarısı saçlarını
Kalbim kalbine düğümken
Ben seni sevdiğim zaman
Yağmur yağıyordu alanlara yeşil gözlüm
Sokaklar ağlıyordu
Kar yağıyor şimdi dağlara
Gitme kal
Yağmur aşkına kal
Gidersen
Gecenin siyahı çöker yüreğime
Göç eder kelebekleri ömrümün
Boynunu büker gelincikler
Dağlar ceylansız
Nehirler türküsüz kalır
Gidersen
Tarlalar susuz
Çocuklar uykusuz kalır bahar gözlüm
Ben senin yürekkırgını gülüşünü sevdim en çok
Umutsuzluğa umudu sürüşünü
Acılara sevda yazışını sevdim
Kendinle barışını yeşil gözlüm
Seni seviyorum deyişini sevdim en çok
Tüm sevgiler sürgünken
Yaşamak bir türkü seninle bahar bakışlım
Yediveren tomurcuk
Gidersen boynu bükük kalır bu şehir
Ölür kahrından bu içli çocuk
Yokluğuna nasıl alışırım
Dudağın dudağıma mühürken
Ben senin en çok ince kırgın gülüşünü sevdim
Seni seviyorum deyişini
Bir ekmeği bölüşünü düşkünlerle
Öksüzleri sevişini sevdim
Ve yüzündeki hüznü yeşil gözlüm
Bakınca insan gibi bakışını
Ağlayınca çağlayanlar gibi akışını sevdim
İnsanı sevişini sevdim en çok yeşil gözlüm
Omuzuna dayanmayı efkarlıyken
Ve affedişini sevdim düşmanını bile
Düşkünlere el uzatışını
Hayatın bu kirli sahnesinde temiz kalışını sevdim en çok
Bir umut gibi, bir türkü gibi, bir şiir gibi duruşunu
Bin bahar tazeliğinde
Saçlarına günün vuruşunu sevdim
Ben senin bir gülü koparmasınlar diye
Günlerce gül düşmanlarına yalvarışını sevdim
Bir annenin acısına ağlayışını
Tüm kavramları ve kuralları çiğneyip
Küflenmiş törelere ve haksızlıklara karşı çıkışını sevdim
Ben seni beyaz beyaz sevdim yeşil gözlüm
Mavi mavi, yeşil yeşil, al al
Seninle sokaklar dolusu çığlık, acılar dolusu yalnızlık
Çiçekler dolusu sevgi ektik dağların doruklarına
Maviler boyunca beyaz güvercinler uçurduk meydanlara
Sınırlar çiçek açmaz dikenli teller içinde bahar gözlüm
Gitme kal
Gidersen
Mutluluğumdan sızılar kalır yüreğimde
Yarım elvedalar kalır, soğuk odalar, karanlık geceler
Sensiz koma yüreğimi yağmur aşkına
Seninle başlayan hikayem
Seninle son bulsun yağmur gözlüm
Elveda demek zor şeydir bilirsin
ernneesto@hotmail.com
ernneesto@hotmail.com
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
You received this message because you are subscribed to the Google Groups "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." group.
To post to this group, send email to KayzerNet@googlegroups.com
To unsubscribe from this group, send email to KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
For more options, visit this group at http://groups.google.com/group/KayzerNet
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home