[KayzerNet] Ayrılığın Anatomisi...
---------- Forwarded message ----------
From: Burak Bayraktar <buraxtr@gmail.com>
Date: 01.Ağu.2006 15:45
Subject: [Buraxtr Web Group] Ayrılığın Anatomisi...
To: buraxtrwebgroup@googlegroups.com
BIR AYRILIGIN ANATOMISI
"Insanlarin birbirini tanimasi için en iyi zaman, ayrilmalarina en yakin
Zamandir", der Dostoyevski...
Veda acisi, kabugunu soyar insanin; yildizini kaziyip çirilçiplak ortaya
Serer.
Birlikteligin örttügü tüm kusurlari ayrilik sergiler.
Bir ayrilik arifesinde helallesilir ve o an hakiki tabiatlariyla
yüzlesilir.
"Ölene kadar" diye söz verilmistir, AMA "ölüm yolunda" baska tercihler
Belirmistir.
Kararsiz prensesin vicdani azap çekerken 7 cücelerin somurtkani "aklini
Basina al" diye fisildar kulagina; haytasi ise "kalbinin
Sesini dinle" diye cekistirir eteginden.
Hep hayran bakan gözlere, hatalar takilmaya baslar.
"Ama"yla biter alelade iltifat cümleleri: "Sen iyi bir insansin,
AMA arkadaslarin kötü", "Seni seviyorum, AMA bu iliskide mutlu
Degilim", "Ben baska türlü bir beraberlik düslemistim" vs..vs..
Sonra gelsin uykusuz geceler... Bir türlü karar verememeler...
Ruhen gidip gelmeler... "Hele biraz daha zaman geçsin" diye nikah
Ertelemeler...
Birlikteymis gibi yaparken, sevecek baska yüzler, yüzecek baska denizler
Kollamalar..
"Aslinda bütün bunlar bizim iyiligimiz için"e kendini kandirmalar.
Sonrasi hep ayni:
Bekleyenin "Hani sonbaharda bulusacaktik. Hazan geldi geçti, sen gelmez
Oldun" sizlanmalari...
Bekletenin "Geliyorum AZ kaldi" oyalamalari...
Bittigini bile bile isi uzatmalar; söyleyemedikçe hepten bataga
Saplanmalar... Terke makul bir gerekçe ararken hepten çarsafa
Dolanmalar... Veda konusmasinda süslü iltifat cümlelerinin arasina, o
cümleleri
hiçlestiren mayinlar serpistirmeler...
Üzgün görünmeler... Bagis dilenmeler... "...AMA kaçinilmazdi" demeler...
"Sözünden caydin" yakinmalarini "Sen de eski sen degilsin. Degismissin"
Diye gögüslemeler...
...asil kendinin degistigini bilmezden gelmeler...
Ve son sahne:
Terk edenin o mahçup "Gönlüm baskasinda" itirafina karsilik terk edilenin
Kirik çalimi:
"ugurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
Ihanetler hep böyledir: Ilki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha AZ aci
Verir.
Ondan sonra dur durak yoktur: Güvenilmez asIk, sevdikçe kiran,
gezdikçe ardinda bir kirik kalpler mezarligi birakan bir dervise döner.
Artik acilara hapsolmustur: Bulusmak istedikçe ayrilacak,
Birlesmeye çalistikça parçalanacak, sonunda terk ettiklerinin "ah"i
Tutup terk edildiginde mukadder yalnizligina kapanacaktir.
Can Dündar
"Insanlarin birbirini tanimasi için en iyi zaman, ayrilmalarina en yakin
Zamandir", der Dostoyevski...
Veda acisi, kabugunu soyar insanin; yildizini kaziyip çirilçiplak ortaya
Serer.
Birlikteligin örttügü tüm kusurlari ayrilik sergiler.
Bir ayrilik arifesinde helallesilir ve o an hakiki tabiatlariyla
yüzlesilir.
"Ölene kadar" diye söz verilmistir, AMA "ölüm yolunda" baska tercihler
Belirmistir.
Kararsiz prensesin vicdani azap çekerken 7 cücelerin somurtkani "aklini
Basina al" diye fisildar kulagina; haytasi ise "kalbinin
Sesini dinle" diye cekistirir eteginden.
Hep hayran bakan gözlere, hatalar takilmaya baslar.
"Ama"yla biter alelade iltifat cümleleri: "Sen iyi bir insansin,
AMA arkadaslarin kötü", "Seni seviyorum, AMA bu iliskide mutlu
Degilim", "Ben baska türlü bir beraberlik düslemistim" vs..vs..
Sonra gelsin uykusuz geceler... Bir türlü karar verememeler...
Ruhen gidip gelmeler... "Hele biraz daha zaman geçsin" diye nikah
Ertelemeler...
Birlikteymis gibi yaparken, sevecek baska yüzler, yüzecek baska denizler
Kollamalar..
"Aslinda bütün bunlar bizim iyiligimiz için"e kendini kandirmalar.
Sonrasi hep ayni:
Bekleyenin "Hani sonbaharda bulusacaktik. Hazan geldi geçti, sen gelmez
Oldun" sizlanmalari...
Bekletenin "Geliyorum AZ kaldi" oyalamalari...
Bittigini bile bile isi uzatmalar; söyleyemedikçe hepten bataga
Saplanmalar... Terke makul bir gerekçe ararken hepten çarsafa
Dolanmalar... Veda konusmasinda süslü iltifat cümlelerinin arasina, o
cümleleri
hiçlestiren mayinlar serpistirmeler...
Üzgün görünmeler... Bagis dilenmeler... "...AMA kaçinilmazdi" demeler...
"Sözünden caydin" yakinmalarini "Sen de eski sen degilsin. Degismissin"
Diye gögüslemeler...
...asil kendinin degistigini bilmezden gelmeler...
Ve son sahne:
Terk edenin o mahçup "Gönlüm baskasinda" itirafina karsilik terk edilenin
Kirik çalimi:
"ugurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
Ihanetler hep böyledir: Ilki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha AZ aci
Verir.
Ondan sonra dur durak yoktur: Güvenilmez asIk, sevdikçe kiran,
gezdikçe ardinda bir kirik kalpler mezarligi birakan bir dervise döner.
Artik acilara hapsolmustur: Bulusmak istedikçe ayrilacak,
Birlesmeye çalistikça parçalanacak, sonunda terk ettiklerinin "ah"i
Tutup terk edildiginde mukadder yalnizligina kapanacaktir.
Can Dündar
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
You received this message because you are subscribed to the Google Groups "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." group.
To post to this group, send email to KayzerNet@googlegroups.com
To unsubscribe from this group, send email to KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
For more options, visit this group at http://groups.google.com/group/KayzerNet
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home