[KayzerNet] ] Seni seviyorum, seni de, seni de!
Seni seviyorum, seni de, seni de! |
Yeni bir akım başlamış; polyamory... "İdeal çift" diye bir şey var mı? Kimse kimseyi kimseye yakıştırmıyor. Hatta bazen insanın kendi yaşadığını kendisine bile yakıştırmadığı oluyor... Adam ondan küçükmüş, kadın güzel, adam göbekliymiş, biri entelektüel öteki şarkıcıymış... Mış da mış... Bakıyorsun ideal çift görünenler de mutlaka ayrılıyor... (Zaten sinir bozucu da oluyorlar.) Demek ki neymiş? Her ilişki kendisine özelmiş. Ne konuşup konuşup, karışıyorsunuz o zaman? Dilek Önder |
Akşam annemle babam televizyon seyrediyorlardı.
Annem, "Geç oldu," dedi, "zaten yorgunum, ben
yatıyorum."
Annem kalktı, mutfağa gitti. Çerez-meyve tabaklarını
çalkaladı kaldırdı.
Sabaha hazır olsun diye çaydanlığı doldurdu, demliğe
çay koydu.
Şekerliğe baktı, dibinde az kalmış, üstüne ekledi.
Kahvaltı için buzluktan ekmek çıkardı, akşam yemeği
için çözülsün diye de eti aşağıya koydu.
Kahvaltı masasını hazırlamak için masanın
üstündekileri topladı.
Telefonu şarja koydu, telefon defterini kapatıp
yerine koydu. Sonra çamaşır makinesinden ıslak
çamaşırları çıkarıp astı ve makineyi tekrar doldurdu.
Banyodaki çöp sepetini boşalttı. Islak bir havluyu
kurusun diye duş perdesinin borusuna astı. Bir gömlek
ütüledi, kopuk düğmesini dikti.
Çiçekleri suladı. Esneyerek gerindi ve yatak odasının
yolunu tuttu.
Çalışma masasının yanından geçerken durdu, öğretmene
tezkere yazdı, okul gezisi için para sayıp ayırdı,
eğildi, sandalyenin altına girmiş
ders kitabını aldı, masanın üstüne koydu.
Kek tarifleri defterini çıkardı,arkadaşına söz
verdiği tarifi bir kağıda yazdı, çantasına koydu.
Bakkaldan alınacakları not etti, notu da çantasına
koydu.
Sonra gitti, 3'ü 1 arada temizleme losyonuyla yüzünü
yıkadı,dişlerini fırçaladı. Gece kremini ve kırışık
önleyici nemlendiricisini sürdü.
Tırnaklarına baktı, törpüledi. İçeriden "sen yatmaya
gitmemiş mıydın" diye seslenen babama "şimdi
gidiyorum" deyip köpeğin su kabını
doldurdu. Kapıları pencereleri kontrol etti, holdeki
lambayı yaktı.
Kardeşimin odasına gitti, oğlan uyumuş, lambasını
söndürdü, bilgisayarını kapattı,gömleğini astı,
yerdeki kirli çorapları toplayıp sepete attı. Bana
geldi, "haydi yat artık, biraz da yarın çalışırsın,"
dedi.
Kendi odasına gitti, saati kurdu, ertesi gün
giyeceklerini hazırladı. 6 maddelik acil işler
listesine 3 madde daha ekledi.
Kendi kendine iyi geceler diledi, hayallerinin
gerçekleştiğini gözünün önüne getirdi.
İşte o sırada babam televizyonu kapattı, ortaya
öylece bir "ben yatıyorum" dedi ve gitti yattı.
Sizce bu işte bir gariplik yok mu? Kadınların neden
daha uzun yaşadığını merak etmiyor musunuz?
ÇÜNKÜ BİZİM YAPIMIZ UZUN ÇEKİŞLİ (ve işimizi
bitirmeden öyle çabuk çabuk ölemeyiz)!
Şimdi bu yazıyı tanıdığınız olağanüstü kadınlara
gönderin - emin olun, hepsi bayılacaktır.
SONRA DA ARTIK YATIN!
---------------------------------------------------------
Sıkılmadım hiç seni sevdiğimi söylemekten
Korkmadım reddedilmekten!
Ben sadece sevdim
Bıraktım kendimi sevgimin seline
Dolu dolu, yüreğimce
Bata çıka, güle oynaya dalgalandım
Hiç saklamadım ki sana olan tutkumu
Taptım sana içimden geldiğince
Sevdim seni yüreğim istediğince Bu Ben'dim ve
Ben'deki Ben olarak seviştim hissettiğimce
Yoktu kaprisle harcayabilecek zamanım
Anlamsızca gurura feda edebileceğim tek bir
An'ım kavgayla, hırla gürle çöpe atacak kelamım
Sen varsan ben de vardım
Ve işte o andı en değerli kazancım, karım..
Kime neydi ne yaptığım?
Kimin umrundaydı enayi sayıldığım?
Kim bilebilir benden başka gerçek Ben'i?
Kim tutabilir o manyak, o çılgın,
içimdeki gizli Ben'i?
Yok canımın içi... Yok!
Olamaz böyle bir şey! Hiç kimse!
Hiçbir şey bana engel olamaz!
Bir Sen! Bir Tanrı'dan başka
Hiçbir şey kalp atışımı sonlandıramaz,,
Hesap vermem sevdamı kendimden başkasına
Sana bile hatta!! İnanmam, kabullenmem,
Dinlemem hiç kimseyi Bir yüreğimden ötesini..
Çünkü en iyi ben bilirim bendekini..
Hayat benim! Acılarım da, sevinçlerim de,
Gün olup göz göz kanayan yaralarımda
Kanatlandırıp uçuran aşklarım da,dostlarım da..
Herşeyim bana, iyisiyle eğrisiyle bana
Hesabım da bana sevdam da
SENİ bilemem ama ben memnunum benden
Yolumu gönlümce çizmekten VE SENİ
BÖYLESİ SEVMEKTEN..!!
kaynak:=?
SEVDİĞİMİZ İNSANLAR
SÖYLEDİM : DUYDU ANLAMINA GELMEZ
DUYDU : DOĞRU ANLADI ANLAMINA GELMEZ.
ANLADI : HAK VERDİ ANLAMINA GELMEZ.
HAK VERDİ : İNANDI ANLAMINA GELMEZ.
İNANDI : UYGULADI ANLAMINA GELMEZ.
UYGULADI : SÜRDÜRECEK ANLAMINA GELMEZ.
-------------------------------------------------------------------------
KAZANMAK VE KAYBETMEK
Güveni geliştirmek yıllar alıyor, yıkmak bir dakika.
Hayatında nelere sahip olduğun değil kiminle olduğun önemli.
*Sevimlilik yaparak 15 dakika kazanmak mümkün, ama sonrası için bir şeyler
bilmek gerek.
Kendini en iyilerle kıyaslamak değil, kendi en iyinle kıyaslamak sonuç
getirir.
*İnsanların basına ne geldiği değil, o durumda ne yaptıkları önemli.
Ne kadar küçük dilimlersen dilimle her işin iki yüzü var.
*Olmak istediğim insan olabilmem çok vakit alıyor.
Karşılık vermek, düşünmekten çok daha basit.
*Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek, hangisi son görüşme olacak
bilemiyorsun.
Bittim" dediğin andan itibaren pilinin bitmesine daha çok var.
*Sen tepkilerini kontrol edemezsen, tepkilerin hayatını kontrol eder.
Kahraman dediğimiz insanlar bir şey yapılması gerektiğinde, yapılması
gerekeni şartlar ne olursa olsun yapanlar.
*Affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor.
Bazı insanlar sizi çok seviyor ama, bunu nasıl göstereceğini bilemiyor.
Ne kadar ilgi ve ihtimam gösterseniz, bazıları hiç karşılık vermiyor.
Para ucuz bir başarı.
Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları kaldırmak için
elini uzatır.
İki insan aynı şeye bakıp tamamen farklı şeyler görebilir.
Aşık olmanın ve aşkı yasamanın çok çeşidi vardır.
*Her şartta kendisiyle dürüst kalanlar daha uzun yol yürüyor.
*Hiç tanımadığın insanlar, iki saat içinde, senin hayatını değiştirebilir.
Karşındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin nereden
geçtiğini bulmak zor.
Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez. Gerçek aşkların da!
Tecrübenin kaç yaş günü partisi yasadığınızla ilgisi yok, Ne tur deneyimler
yaşadığınızla var.
*Aile hep insanın yanında olmuyor. Akrabanız olmayan insanlardan ilgi, sevgi
ve güven öğrenebiliyorsunuz. Aile her zaman biyolojik değil.
Ne kadar yakın olursa olsunlar en iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir.
Onları affetmek gerekir.
Bazen başkalarını affetmek yetmiyor. Bazen insanın
kendisini affedebilmesi gerekiyor.
Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın dünya sizin için dönmesini
durdurmuyor.
Şartlar ve olaylar, kim olduğumuzu etkilemiş olabilir. Ama ne olduğumuzdan
kendimiz sorumluyuz.
*İki kişi münakasa ediyorsa, bu birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez.
Etmemeleri de sevdikleri anlamına gelmez.
Her problem kendi içinde bir fırsat saklar. Ve problem, fırsatın yanında
cüce kalır.
Sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor.
Bir insanı kazanmak çok zor, ama kaybetmek çok kolay.
------------------------------------------------
iki kişi
İTİRAZ ET Kİ,
İKİ KİŞİ OLDUĞUMUZ AKLIMA GELSİN!
ELEŞTİR Kİ,
İKİ KİŞİ OLDUĞUMUZ AKLIMA GELSİN!
ŞİKAYET ET Kİ,
VARLIĞIN,VARLIĞIMI BELİRLESİN!
SUSUP HEP BAŞINI SALLAYACAKSAN,
DUR!
SEN YORULMA,
BEN BAŞIMI YALNIZ DA SALLARIM...
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home