[Kayzer.Net] aslında aşk yoktur...
çok güzel anlatmış sanırım AŞK ı anlatmaya çalışan...
Aslında AŞK Da Yok!
**
Hayat bazen tatlı bazen acı Aşk'ta öyle. Bazen kelimelerle anlatılamayacak
kadar güzel, enfes, harika,nefes kesici. Heleki onu elde edebilmişsen,
onunla bir bütünsen, O senin bir parçansa, beraber bir bütünseniz. Bu neye
benzer biliyormusunuz. Hani bir dağcı km.lerce yükseklikteki bir zirveye
günlerce uğraşarak, didinerek, türlü zorluklara göğüs gererek çıkıp zafer
bayrağını doruğa dikince nasıl gururlanıp mutlu olursa, Bir seven de
sevgilisinin kalbini kazanıncada aynen o sevinci hisseder. Coşkulanır,
gururlanır, sevincinden ne yapacağını bilemez hale gelir. İçten gelen bir
kahkaha tufanı koparır, yerinde duramaz artık. çünkü sevdiği onundur artık
yalnız onun. Aşk insana herşeyi yaptırır. Çoğu zaman güzel duygularla dolar
insanın kalbi, kimi zaman olmayacak delilikler yapar. ÖDÜN VERMEM dediğiniz
kişiliğinizden bir bakmışsınız ki verilecek bir tek ödün dahi kalmamış. Ne
güzeldir onu düşünmek, ne güzeldir onunla olmak, Ne güzeldir ki en çok ben
seviyorum tartışması, onu tutmak, sarılmak, hissetmek. Her şey güzel çok
güzeldir. Taaaaaaa ki mutluluklar doruğuna ulaçıncaya kadar. Dorukta da
mutlusunuzdur.AMA YA SONRA........Sonra mı, araya artık aşk ateşini söndüren
o kızgın ateşi ki birbirini sevenler o ateşi ilk başlarda bir yanardağ
misali görürler. YANARDAĞI aşklarına, O yükseklere coşkuyla fışkıran LAVLARI
da hiç bitmeyen ve bitmeyecek sandıkları sevgilerine benzetirler.. İşte
arada fark var "BENZETİRLER" Yada öyle sanırlar. Aslında gerçek bu
değildir."Zaman"dediğimiz her derde deva olan zaman bazen ters tepki verir.
Şifa vermesi gerekirken, Şifa verecekken zehir olur ve yavaş yavaş aşkı
zehirler. Dozajını gün geçtikçe arttırır. Sinsice.... Adice......Tüm
mutluluklar, tüm sevinçler, heyecanlar,coşkular eğlenceler,............ tüm
gülücükler yavaş yavaş yerini acı tebessümlere, kahırlı günlere, yalvarışlı
bekleyişlere, mutsuz günlere, ağlamaklı gözlere ve acıyla kanayan kalplere
bırakır. Artık umutsuz bekleyişler vardır hayatında. Artık acı duyarak
hissettiğimiz anılar vardır. Yaşadığın mutlulukları bir daha
yaşayamayacağını bilerek hatırlamak vardır. ona dokunamazsın .Bütün hayatın
o sandığın kişi yoktur ve dolayısıylada seninde hayatın yoktur. Her şey
mazider. Onunla beraber geçirilen, yaşanılan her gün, her an, her dakika
artık anıdır. Acısıyla,tatlısıyla bir MAZİ PASTASI'dır var olan. Ve bu
pastanın her parçasında buruk bir gülümseme ya da acı bir hatıra tadı
bulabilirsin. Bu pastada sevgi, mutluluk, özlem, korku, ümitsizlik,
bekleyiş...... insan oğlunun hissettiği her türlü duygu tadı bu pastada
fazlasıyla vardır. Kimini severek yersin, kimine sadece özlemle bakarsın,
kimini ise nefretle atarsın. Dedik ya mazidir artık yaşanan işte mutluluk
yerini derin bir acı birikimine bırakmıştır. Ne kadar çırpınırsan o kadar
batarsın çırpındıkça gücün kesilir Gücün kesildikçe umudun biter. Umudun
bitince İŞTE Yavaş yavaş hayata gerçek hayata dönmek üzeresindir. artık ne
toz pembe bir hayat, ne de kapkara bir dünya vardır. Şimdi yaşam bir başka
yaşamdır, şimdi yaşadığın gerçek hayattır. Ne pembesi olan ne de karası
şimdi ORJİNALİNDE sindir. Ve en önemlisi Artık olgunsundur. Geçirilen
tecrübeler sonucu itibariyle insan mantığa yönelmiştir. Karakter daha da
güçlenir. Verilen ödünler bir daha geri verilmemek üzere geri döner ve artık
İNSANI KALBİ DEĞİL İRADESİ YÖNLENDİRİR. Mantık + İrade = Güç = İRADE artık
formül budur. Artık kalbi sedece tek bir şey söyler ve iradesi kalbin sadece
bu mesajını kabul eder.
kadar güzel, enfes, harika,nefes kesici. Heleki onu elde edebilmişsen,
onunla bir bütünsen, O senin bir parçansa, beraber bir bütünseniz. Bu neye
benzer biliyormusunuz. Hani bir dağcı km.lerce yükseklikteki bir zirveye
günlerce uğraşarak, didinerek, türlü zorluklara göğüs gererek çıkıp zafer
bayrağını doruğa dikince nasıl gururlanıp mutlu olursa, Bir seven de
sevgilisinin kalbini kazanıncada aynen o sevinci hisseder. Coşkulanır,
gururlanır, sevincinden ne yapacağını bilemez hale gelir. İçten gelen bir
kahkaha tufanı koparır, yerinde duramaz artık. çünkü sevdiği onundur artık
yalnız onun. Aşk insana herşeyi yaptırır. Çoğu zaman güzel duygularla dolar
insanın kalbi, kimi zaman olmayacak delilikler yapar. ÖDÜN VERMEM dediğiniz
kişiliğinizden bir bakmışsınız ki verilecek bir tek ödün dahi kalmamış. Ne
güzeldir onu düşünmek, ne güzeldir onunla olmak, Ne güzeldir ki en çok ben
seviyorum tartışması, onu tutmak, sarılmak, hissetmek. Her şey güzel çok
güzeldir. Taaaaaaa ki mutluluklar doruğuna ulaçıncaya kadar. Dorukta da
mutlusunuzdur.AMA YA SONRA........Sonra mı, araya artık aşk ateşini söndüren
o kızgın ateşi ki birbirini sevenler o ateşi ilk başlarda bir yanardağ
misali görürler. YANARDAĞI aşklarına, O yükseklere coşkuyla fışkıran LAVLARI
da hiç bitmeyen ve bitmeyecek sandıkları sevgilerine benzetirler.. İşte
arada fark var "BENZETİRLER" Yada öyle sanırlar. Aslında gerçek bu
değildir."Zaman"dediğimiz her derde deva olan zaman bazen ters tepki verir.
Şifa vermesi gerekirken, Şifa verecekken zehir olur ve yavaş yavaş aşkı
zehirler. Dozajını gün geçtikçe arttırır. Sinsice.... Adice......Tüm
mutluluklar, tüm sevinçler, heyecanlar,coşkular eğlenceler,............ tüm
gülücükler yavaş yavaş yerini acı tebessümlere, kahırlı günlere, yalvarışlı
bekleyişlere, mutsuz günlere, ağlamaklı gözlere ve acıyla kanayan kalplere
bırakır. Artık umutsuz bekleyişler vardır hayatında. Artık acı duyarak
hissettiğimiz anılar vardır. Yaşadığın mutlulukları bir daha
yaşayamayacağını bilerek hatırlamak vardır. ona dokunamazsın .Bütün hayatın
o sandığın kişi yoktur ve dolayısıylada seninde hayatın yoktur. Her şey
mazider. Onunla beraber geçirilen, yaşanılan her gün, her an, her dakika
artık anıdır. Acısıyla,tatlısıyla bir MAZİ PASTASI'dır var olan. Ve bu
pastanın her parçasında buruk bir gülümseme ya da acı bir hatıra tadı
bulabilirsin. Bu pastada sevgi, mutluluk, özlem, korku, ümitsizlik,
bekleyiş...... insan oğlunun hissettiği her türlü duygu tadı bu pastada
fazlasıyla vardır. Kimini severek yersin, kimine sadece özlemle bakarsın,
kimini ise nefretle atarsın. Dedik ya mazidir artık yaşanan işte mutluluk
yerini derin bir acı birikimine bırakmıştır. Ne kadar çırpınırsan o kadar
batarsın çırpındıkça gücün kesilir Gücün kesildikçe umudun biter. Umudun
bitince İŞTE Yavaş yavaş hayata gerçek hayata dönmek üzeresindir. artık ne
toz pembe bir hayat, ne de kapkara bir dünya vardır. Şimdi yaşam bir başka
yaşamdır, şimdi yaşadığın gerçek hayattır. Ne pembesi olan ne de karası
şimdi ORJİNALİNDE sindir. Ve en önemlisi Artık olgunsundur. Geçirilen
tecrübeler sonucu itibariyle insan mantığa yönelmiştir. Karakter daha da
güçlenir. Verilen ödünler bir daha geri verilmemek üzere geri döner ve artık
İNSANI KALBİ DEĞİL İRADESİ YÖNLENDİRİR. Mantık + İrade = Güç = İRADE artık
formül budur. Artık kalbi sedece tek bir şey söyler ve iradesi kalbin sadece
bu mesajını kabul eder.
BİR DAHA MI !!!.......
** ASLA**
mustafa emre kozlu
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home