[Kayzer.Net] Utanç-can dündar
Utanç
Son 3 gündür, ben de her baba gibi, her ana gibi, her insan gibi,
içimde kekremsi bir buruklukla geziyorum.
Nereye gitsem, hangi yöne dönsem, morarmış bedeniyle yürümekte
zorlanan o 17 aylık bebeğin hali geliyor gözümün önüne... Hastane
odasında "Anne" diye ağlayışını işitiyorum.
36 yaşındaki annesinin gözetiminde başına çöreklenmiş 40-41-69 yaşında
3 adamın ona musallat oluşunu düşünüyorum.
Sonra kendimi bir çocuk pornosu filminin setinde yakalamışçasına
silmeye çalışıyorum bu görüntüyü hafızamdan...
Utanıyorum.
Biliyorum öfkelisiniz.
Bu vahşeti almıyor beyniniz...
Daha ne olduğu kesinleşmeden yolladığınız mesajlarınız beddua dolu:
Sapıkların yargılanmadan asılmasını, ibreti âlem için ortaya
bırakılmasını istiyorsunuz.
Onlar yaptıklarının cezasını çekse, acılar içinde darağacına gitse bir
nebze rahatlayacak, "Belalarını buldular" diye teskin olacaksınız.
Ben olamıyorum.
"Asalım" diye ilenen koroya katılamıyorum. Savcılık kapısında
suratlarını gizleyen bu adamlara bakarken hiddetten, nefretten çok
derin bir yenilmişlik duygusu sızlıyor içimde...
Sanki insanlık yolunda bir meydan savaşını yitirmişiz, vicdan kalesini
tek mızrak atmadan teslim etmişiz gibi bir mağlubiyet hissi bu...
Bir ricat haletiruhiyesi...
"Canavarlar" diye kükremek, sizi saplandığımız balçıktan kurtarıyor,
vicdanınızı rahatlatıyorsa deyin, rahatlayın.
Daha geçen hafta 7 kişiyi sebepsiz öldüren 2'liyi lanetlediğiniz gibi
lanetleyin bunları da...
İdam cezasını geri isteyin.
Ama şunu bilin ki, bu gördüklerimiz, yen açılınca içinden dökülen
kırık kollardır. Ve ulaşılmadık çocuk odalarında, sübyan koğuşlarında,
yetiştirme yurtlarında,varoş kuytularında, metropol zulalarında daha
nice bebenin çığlığı vardır.
Saflığın son kalesine, uyku vaktinde bir bebeğe tasallut edenlerin
bilinçaltını kazısak, mazilerine dalsak, belki benzer bir tasallutun
acısı çıkacaktır altından; belki asırlık ten yasakları, belki
müşterisi bol internet tuzakları, uyuşturucu batakları...
Belki de işsizliğin, yoksulluğun, umutsuzluğun darağaçları... "Mayamız
sağlam" masalıyla üstü örtülmüş aile günahları... Cehaletin şiddete,
nefrete giderek cinnete dönüşmüş karanlığı...
O yüzdendir ki ben, o küçük bedendeki her bir morluktan mesulmüşüm
gibi acı çekiyorum günlerdir...
Sokağa atılmış kadınlar için, onların çaresiz çocukları için, sefalet
uçurumunda tarumar olmuş hayatlar için hiçbir şey yapamamış olmanın
acısıyla burkuluyor yüreğim...
Bir fail yakalanınca, üzerimizdeki cümle laneti onlara yıkan koca bir
suçlular ordusuyuz biz...
Kuru pastalı günlerde olaya lanet okurken günde 1 saatini bir yuvada
yetim kulağına ninni söylemeye, bir öksüzün başını okşamaya ayırmayan,
sokağa düşmüş kadınlara barınak, kundaksız çocuklara kucak, işsiz
yığınlara umut kapısı açamamışken bu naçarlığın sonuçları karşısında
afallayan, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik üçgenine dayalı sosyal
devlet harcanırken kılını kıpırdatmayan, televizyonda eğitimi gömüp
teşhiri alkışlayan koca bir suçlular ordusuyuz.
İşte sonuç:
Balçık kokuyor ortalık...
Pompalı tüfekle gözünden vurulmuş günahsız bir genç, kuytuda taciz
edilmiş masum bir bebek, "Kaybettiniz" diye bağırıyor bize...
Hiçbir linç ya da idam hafifletemez acımızı... İyisi mi, bu tokatla
kendimize gelelim.
Vicdan kalesini tek mızrak atmadan teslim ettik.
Ve kaybettik.
Yen içinden dökülecek kırık kolları sarmanın zamanıdır şimdi...
--
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
Daha fazla seçenek için, http://groups-beta.google.com/group/KayzerNet?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home