[KayzerNet] Işığa Yürümek
IŞIĞA YÜRÜMEK
Bir gurup arıyla sineği bir şişeye koyuyorlar. Şişenin taban tarafını ışığa
doğru, açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştiriyorlar.
Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru üşüşüyorlar .
Ama şişenin tabanı cam ve onların da yabancısı olduğu bir madde olduğundan
çıkmayı başaramıyorlar. Bu arada sinekler, şişenin ağzına doluşuyorlar ve
karanlıkta dışarı çıkıp kayboluyorlar. Ağzı açık olan şişeden karanlık
tarafa doğru tek bir arı bile gelmiyor.
Camın önünde ışığa doğru çabalarına devam ediyorlar. İnsanın aklına hemen
arıların akılsızca davrandıkları geliyor.
Ancak daha derinlemesine düşününce, karşımıza bir anıt gibi dikilen gerçek
çok farklı oluyor.
Çok basit gelen bu deney beni oldukça düşündürdü.
Arıların ne kadar akıllı varlıklar olduğunu hepimiz biliyoruz.
Sinekler ise malum hayvanlar.
Arılar ne kadar temizse adı üstünde, sinekler de o kadar iğrençtirler.
Arılardan korkarız bizi sokarlar diye ama, sineklerden midemiz bulanır.
Evet, ışığa doğru yürüyenlerin önünde her zaman engeller olacaktır
kuskusuz. Onlar, engellere rağmen ışıktan vazgeçmeyenlerdir.
Ne tür engel olursa olsun önlerinde, çabalarını sürdürenlerdir.Ve bu uğurda
da gerektiğinde ölebilenlerdir.
Yürek, azim, sevgi, ilkeler, dürüstlüktür bunu yaptıran. Kendine saygı,
yasadığı topluma saygıdır.
Sinekler, karanlıkta sıvışan kaçaklardır .
Karanlığa yürüyenlerdir. Karanlık düşüncelerdir.
Şişenin ağzının karanlığa bakmasının onlarca hiç bir önemi yoktur . Sinsi,
ilkesiz, yüreksiz, korkak varlıklardır.
SADECE Kendi yaşamları söz konusudur.
Nerede yemek varsa, nerede rahat yasayacaklarsa, nerede çok para
kazanacaklarsa oraya giderler.
Onlar için karanlık olması önemli değildir açık ağızların.
Arıyı kovalamak isterseniz savaşır.
Engellere aldırmaz.
Amacı sadece ışığa ulaşmaktır. İğnesini sapladığında öleceğini bilerek
savaşır. Ve değerleri için ölür.
Ama sinekler kaçarlar.Sonra yılışık yılışık tekrar dönerler kovaladığınız
yere. Yemeklerinize, kollarınızın üstüne tünerler.
Pis ayaklarıyla ezerler yaşadığımız her yeri.
Arılar yumurtalarını yalnızca kovanlarına bırakırlar.
Oysa sinekler her yere yumurtlar, her yerde ürerler.
Onlar için yumurtalarını bırakacakları yerin bile hiç önemi yoktur.
ENGELLERE RAĞMEN IŞIĞA YÜRÜYENLERE, IŞIĞA ULAŞMAK İÇİN ÇABALAYANLARA, IŞIK
SAÇANLARA SEVGİLER, SAYGILAR.......
Doç. Dr. Ahmet Özger
Bir gurup arıyla sineği bir şişeye koyuyorlar. Şişenin taban tarafını ışığa
doğru, açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştiriyorlar.
Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru üşüşüyorlar .
Ama şişenin tabanı cam ve onların da yabancısı olduğu bir madde olduğundan
çıkmayı başaramıyorlar. Bu arada sinekler, şişenin ağzına doluşuyorlar ve
karanlıkta dışarı çıkıp kayboluyorlar. Ağzı açık olan şişeden karanlık
tarafa doğru tek bir arı bile gelmiyor.
Camın önünde ışığa doğru çabalarına devam ediyorlar. İnsanın aklına hemen
arıların akılsızca davrandıkları geliyor.
Ancak daha derinlemesine düşününce, karşımıza bir anıt gibi dikilen gerçek
çok farklı oluyor.
Çok basit gelen bu deney beni oldukça düşündürdü.
Arıların ne kadar akıllı varlıklar olduğunu hepimiz biliyoruz.
Sinekler ise malum hayvanlar.
Arılar ne kadar temizse adı üstünde, sinekler de o kadar iğrençtirler.
Arılardan korkarız bizi sokarlar diye ama, sineklerden midemiz bulanır.
Evet, ışığa doğru yürüyenlerin önünde her zaman engeller olacaktır
kuskusuz. Onlar, engellere rağmen ışıktan vazgeçmeyenlerdir.
Ne tür engel olursa olsun önlerinde, çabalarını sürdürenlerdir.Ve bu uğurda
da gerektiğinde ölebilenlerdir.
Yürek, azim, sevgi, ilkeler, dürüstlüktür bunu yaptıran. Kendine saygı,
yasadığı topluma saygıdır.
Sinekler, karanlıkta sıvışan kaçaklardır .
Karanlığa yürüyenlerdir. Karanlık düşüncelerdir.
Şişenin ağzının karanlığa bakmasının onlarca hiç bir önemi yoktur . Sinsi,
ilkesiz, yüreksiz, korkak varlıklardır.
SADECE Kendi yaşamları söz konusudur.
Nerede yemek varsa, nerede rahat yasayacaklarsa, nerede çok para
kazanacaklarsa oraya giderler.
Onlar için karanlık olması önemli değildir açık ağızların.
Arıyı kovalamak isterseniz savaşır.
Engellere aldırmaz.
Amacı sadece ışığa ulaşmaktır. İğnesini sapladığında öleceğini bilerek
savaşır. Ve değerleri için ölür.
Ama sinekler kaçarlar.Sonra yılışık yılışık tekrar dönerler kovaladığınız
yere. Yemeklerinize, kollarınızın üstüne tünerler.
Pis ayaklarıyla ezerler yaşadığımız her yeri.
Arılar yumurtalarını yalnızca kovanlarına bırakırlar.
Oysa sinekler her yere yumurtlar, her yerde ürerler.
Onlar için yumurtalarını bırakacakları yerin bile hiç önemi yoktur.
ENGELLERE RAĞMEN IŞIĞA YÜRÜYENLERE, IŞIĞA ULAŞMAK İÇİN ÇABALAYANLARA, IŞIK
SAÇANLARA SEVGİLER, SAYGILAR.......
Doç. Dr. Ahmet Özger
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
You received this message because you are subscribed to the Google Groups "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." group.
To post to this group, send email to KayzerNet@googlegroups.com
To unsubscribe from this group, send email to KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
For more options, visit this group at http://groups.google.com/group/KayzerNet
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home