sg

Cuma, Ocak 13, 2006

[Beyzade1868] zamanında





Dünya kurulalı beri...
İnsanlar ölüyor.

Doğuyorlar ve

ölüyorlar.

Savaşlar ve aşklar... Merhamet ve barbarlık...

Hüzün ve coşku...

Kar ve güneş...

Sabahın koynunda saklı başlangıç...

İkindinin gözbebeklerinde hüzün.

Gün yirmidört saat...

Hep aynı.

Ay ve yıldızlar...

Hep aynı.

.....

Ama bir taşla öldürmüşsün veya hançerle vurmuşsun hasmını...

Ama sinir gazıyla veya güdümlü bombayla...

Ama bir gül yaprağı bırakmışsın yoluna sevgilinin...

Ama mesaj geçmişsin cep telefonundan, aşkını titreten.

O da savaş; bu da...

O da aşk; bu da...

Arada sadece teknoloji farkı var.

Anlam farkı bıçak sırtında.

Yoksa...

Yersiz çekilen bir tetik katil eder adamı.

Zamanında çekilen kahraman!

.....

Nedir aradığı insanın?

Her gün bir gün azalırken hayat; gözü kara telaşlarla "mutluluk" peşinde koşarız.

Lakin, kimi için güç ve iktidarda, kimi için sıcak bir tebessümde saklı olan mutluluğun ömrü, temelindeki huzura bağlıdır...

Ama mutluluk arayışı, huzur arayışının önündedir hep...

Ve huzursuz mutluluklar, ömürsüz mutluluklardır; yerini öfkeye ve hırsa bırakır.

.....

Doğan ve ölen...

Seven ve nefret eden...

İnsan...

Mutluluğu ararken, yaşamayı unutan insan!

Halbuki;

Sabahın koynunda saklı başlangıç

İkindinin gözbebeklerinde hüzün.

Gün yirmidört saat.

Ölüm bir yerlerde bizi bekliyor.

Bizi gerçekten tatmin edecek bir mutluluk için, ne kadar vaktimiz var?



Murat Başaran

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home


Komik Videolar   islam  şarkı sözleri  yemek tarifleri  gelibolu  huzur   sağlık