sg

Cumartesi, Eylül 30, 2006

[Kayzer.Net] İşte size Çocuklar Duymasın Dizisi'nden 36 tane garip ve komik olay


İşte size Çocuklar Duymasın Dizisi'nden 36 tane garip ve komik olay



Bakalım dizide neler yapılmış

1-Dizinin ilk bölümlerinde Meltem vejetaryenken,hatta eti bile gaz maskesiyle pişirebilirken,Atv`ye geçtiği dönemlerde bir yılbaşı akşamı hindi pişirip afiyetle yemiştir…

2-Dizinin tüm bölümleri boyunca Duygu`nun yatak takımı,çantası,posterleri vb. değişmişken Emre`nin çantası,yatak takımı,posterleri aynı kalmıştır.Hatta önlüğü bile zar zor değişmiştir.

3-Dizi TGRT`deyken banyo sağ koridordadır.Ama Atv`de banyo sol koridora taşınmıştır…

4-Dizi TGRT`deyken bir bölümde bir sürpriz için ev sahiplerinin birinden saklanılması gerekmektedir.Evin hizmetçisi Gül,sol koridora saklanmışken,ev sahipleri gelince sağ koridordan çıkmıştır.

5-Dizide her gün evde temizlik yapılmaktadır.Buna rağmen Meltem`in anne ve babası eve gelme hakkını kendilerinde görebilmektedir.

6-Dizide yemek masasında duran tabakların içindeki yemekler konuldukları gibi durduğu durumda,Meltem çocuklara "Yemeğiniz bittiyse doğru ders çalışmaya/doğru yatağa…"diyebilmektedir.
7-Masada ne yemek olursa olsun ketçap ve mayonez mutlaka bulunmaktadır.

8-Meltem,yemek bittiğinde sofradaki tabakları mutfağa taşır.Mutfağa girer girmez kapı çalar.Selami ve Gönül gelmiştir.Onlarla beş dakika otururlar bu arada o sürede hiç mutfağa gitmez.Ancak Gönül`le birlikte çay yapmaya gittiklerinde tabakların hiçbiri mutfakta değildir.Ayrıca mutfak tertemizdir.

9-Dizinin bir bölümünde eve Muhtaç adında bir köpek alınmıştır.Ancak diğer bölümlerde Muhtaç`tan haber alınamamıştır.

10-Meltem`in iş yerindeki patronu Meltem`in her gün psikologa gitmesine karşı hiçbir şey demeyecek kadar ve sinir sisteminde bu kadar bozukluk olan bir elemanı iş yerinden çıkarmayacak kadar sakin bir patron olmasına karşın,zam istendiğinde küplere binmektedir.

11-Çocuklar yemek masasına ellerini yıkamadan oturur.Ancak dişleri fırçalamak zorunludur.

12-Meltem ne zaman "Bugün çocuklar erken gelecek…" dese ve o sırada saat kaç olursa olsun çocuklar Meltem`in bu sözü üzerine anında eve gelirler…

13-Evin bütün ışıkları açıktır.

14-Çocuklar biri erkek biri kız olmalarına karşın aynı odada aynı anda giyinip soyunabilmektedir.

15 -Duygu yaşına karşın evlenmeye kalkışabilecek kadar salaktır.

16-Emre gece yarısı yüksek sesle müzik çalışması yapılmayacağını bilmeyecek kadar salaktır.

17 -Dizide çocukların kaçıncı sınıfta oldukları ve kaç yaşında oldukları bilinememektedir.

18-Emre`ye cep telefonu alınmamasının nedeni 16 yaşında olmamasına karşın,ablası Duygu 12-13 yaşlarında görünse de cep telefonu sahibidir.

19-Haluk`la Meltem`in kendine ait arabaları vardır.Yüksek maaşlı bir iş yerinde çalışırlar.Ancak çocukları için ikinci bir odaları yoktur.

20-Dizide Meltem`in kendine ait bir arabası olduğu durumda hatta Haluk`un aldığı yeni bir arabası olmasına karşın yine de işe Haluk`un arabasıyla gitmektedir.

21-Dizide Haluk ve Meltem`in iş yerinde ne olarak çalıştığı belli değildir.

22-Selami olmadığında bütün işler Haluk`a kalır.Çünkü koskoca bir inşat holdinginde Haluk`tan başka aynı işi yapabilecek kimse yoktur.

23-Gönül olmadığında bütün işler Meltem`e kalır.Çünkü koskoca şirkette Meltem`den başka o işi yapacak insan yoktur.

24-Meltem`in çalıştığı şirkette patron toplantıları Meltem ve Gönül`ün odasında sadece Meltem,Gönül ve Engin`le yapar.Çünkü koskoca şirketin ayrı bir toplantı odası yoktur ve toplantı yapılabilecek üç kişi vardır.

25-Haluk`un çalıştığı iş yerinde toplantılar müdürün odasında sadece İsmail bey,Haluk ile Selami ve Yasemin`le yapılır.Çünkü koskoca holdingin toplantı odası yoktur ve toplantı yapılabilecek sadece 4 kişi vardır.

26-Haluk`un patronu Mary`nin sekreteri vardır ama Meltem`in patronu Selçuk`un sekreteri yoktur.

27-Yasemin bir sekreter olduğu hâlde hiçbir telefona bakmamaktadır.Hatta şirkette telefon çalmamaktadır.

28-Haluk`un iş yerinde Lap-Top`lar daha açılma düğmesine basılmadan kapağı açılır açılmaz çalışır.

29-Mary hanım bir sapık olan İsmail Bey`i genel müdür,at yarışı sevdalısı Hüseyin`i de çaycı yapmaya devam etmektedir.

30-Çocuklar her akşam yarınki sınava çalışır.Çünkü her gün sınav olurlar.

31-Haluk ve Meltem`in evindeki telefon asla çalmaz ve kullanılmaz.

32-Mutfak,kapısı durana kadar içeri ve dışarı doğru açılıp kapandığı hâlde ses geçirmeyecek kadar güvenli olduğu için bütün tartışmalar orada yapılır.

33-Çocuklar asla televizyon seyretmez.

34-Emine`nin geldiği ilk bölümlerde Emine`nin iki kızı varken,ilerleyen dönemlerde o iki kızdan haber alınamamıştır.

35-Haluk ve Selami`nin iş çantaları asla açılmaz.Sadece elde gezinir.

36-Dizinin bir bölümünde Duygu ile Emre hafta sonları sırayla basketbol ve gitar kursuna gitmektedir.Ancak ilerleyen dönemlerde böyle bir şey yoktur.

Sanırım bu kadar yeterli

--
sunflower

R SUNFLOWERR


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] 1 doların sırrı



--
dolar'ın ön yüzünde yazan "FEDERAL RESERVE NOTE" yazısı,federal rezerv'in senedi anlamına gelmektedir.Yani,altın veya gümüş olarak karşılığı olmayan "sanal kağıt" anlamına gelir.

1 dolar'ın ön yüzünde yazan "FEDERAL RESERVE NOTE" yazısı,federal rezerv'in senedi anlamına gelmektedir.Yani,altın veya gümüş olarak karşılığı olmayan "sanal kağıt" anlamına gelir.


1 dolar'ın arka yüzünde yazan "IN GOD WE TRUST" yazısı,güvendikleri tanrının para olduğu anlamına gelir.

1 doların arkasında,12 katlı piramit ve bir de göz vardır.12 kat Yakup'un 12 oğlunu yani 12 İsrail boyunu ,piramit'in tepesinde ki ışıklı göz ise "Her şeyi gören göz" yani Yehova anlamına gelmektedir.Bu 12 oğul ve Yakup'u temsil eder.13, Kabalistik ebcet hesabına göre de, sevginin birliği,İsrail'İn birliği anlamına gelmektedir.Ancak 12 katlı piramit ile göz arası açıktır.Bunun anlamı da,hedefledikleri "Tek Dünya Devleti"ni kuramadıklarından kaynaklanır.
Ayrıca piramit'in üst kısmında yazan "ANNUIT COEPTIS" yazısını görmekteyiz.Bu yazı,başladığın işi bitirmek anlamına gelmektedir.Bu da gene Tevrat kaynaklıdır."Kudüs'ten başlayan yılan,zaferle zincirini tamamlayıp yine Kudüs'e dönecektir."

Piramidin alt kısmında yazan "NOVIS ORDO SECLORUM" yazısını görmekteyiz.Bu da,çağların yeni düzeni,yeni dünya düzeni ve tek dünya devleti anlamına gelmektedir.


Piramidin altında ki rakamlar (MDCCLXXVI) 1776 tarihini gösterir.Bu tarih de Illüminati 'nin kuruluş tarihidir.İlluminati "Aydınlanmışlar" anlamındadır ve Efendiler denilen süper zenginlerin yönettiği bir dünya komplosudur. 1772 yılında Wilhelm-Bader Kongresinde, masonlar İlluminati ile birleştiklerinden,bu tarih masonlar için de önemlidir



Kartal'ın ağzında ki "E PLURIBUS UNUM" yazısı da,birçokları arasında bir tane demektir ki,Tevrat'ta kullanılan seçilmişlik,tanrıoğlu ayrıcılığının simgelenmesidir. Kartalın gövdesinde ki 7 dikey çizgi, "Kutsal Şamdanı" ve 7 kiliseyi (Efes, İzmir,Bergama,Akhisar,Salihli, Alaşehir ve Pamuale) simgeler.
 

R SUNFLOWERR


sunflower
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] Taş boyama sanatı-süperr ya


 


















__________________
rahsandan alıntıdır

sunflower

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] guinnesse diş fırçalayarak girdiler


Macaristan Kanser Karşıtı Vakfı ve Colgate firmasının birlikte düzenlediği diş fırçalama rekor denemesine, Macaristan genelinde yaklaşık bin ilkokuldan 17 bin öğrenci katıldı...

Macaristan'ın başkenti Budapeşte'deki Margaret Adası'nda bulunan spor sahasında toplanan 17 bin öğrenciye, diş sağlığı hakkında bilgi verildi.

Macaristan'ın ünlü şarkıcılarının sahne aldığı organizasyonda, başlangıç işaretinin verilmesiyle 17 bin çocuk iki dakika boyunca hep birlikte dişlerini fırçaladı.

Organizasyonu yapanlar, Guiness Rekorlar Kitabının Macaristan temsilcisinden rekorun kırıldığı yanıtını aldığını, Colgate tarafından 12 bin 111 diş fırçası ve bardağının dağıtıldığını, bu nedenle yeni rekorun bu rakamla kayıtlara geçtiğini açıkladı.

Daha önceki rekor Filipinler'de kırılmış, 10 bin 800 çocuk aynı anda diş fırçalamıştı.

--
sunflower

R SUNFLOWERR


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] insan boyunda bir akrep fosili



--
sunflower

İskoçya'da 330 milyon yıllık bir kumtaşında, insan büyüklüğünde bir su akrebi fosili bulundu.



İskoçya'da araştırma yapan bilim adamları, 330 milyon yıllık bir kumtaşında insan boyunda bir su akrebi fosili buldu. İngiltere'de bir bilim dergisinin verdiği habere göre, 6 bacaklı dev yaratığın 1 metre 64 santim boyunda ve 4 metre genişliğinde olduğu belirtildi. Bir nehir kenarında bulunan 330 milyon yıllık kumtaşının 20 metre büyüklüğünde olduğu ifade edildi.

R SUNFLOWERR


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] bir kaplumbağa ne kadar km yok gidebilir


İRLANDA'DAN Atlas Okyanusu'na salınan bir su kaplumbağası, 8 ayda yaklaşık 9 bin kilometre yol kat etti.



İrlanda'nın tatil beldesi Dingle'de geçen yaz bir ağa takıldıktan sonra kurtarılan ve üzerine uydudan takip edileceği bir cihaz bağlanarak okyanusa bırakılan kaplumbağa, Afrika'nın Cape Verde adalarına ulaştı...

--
sunflower R SUNFLOWER R
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] komik haber

Günün komik haberi Karadeniz'den..
Aldığı 2 litrelik Coca Cola'nın kapağında "Tekrar deneyiniz" yazısını gören Karadenizli, önce denemeleriyle, sonra da açtığı davayla gündeme oturdu...


 

15 Eylül 2006 Cuma 15:32

Konuyla ilgili açıklama yapan davacının avukatı İdris Karadeniz "Müvekkilim marketten aldığı 2 Lt.lik kampanyalı coca-cola ürününün kapağını açtığında hediye çıkmadığını ve tekrar deneyiniz yazısını görmüş. Bunun üzerine kapağı kapatıp tekrar açmış ancak yine aynı şey. Bunun üzerine tam 4246 defa deneme yapmasına rağmen hediye çıkmamıştır. Coca-Cola şirketinin tüketiciyi dolandırdığını düşünen müvekkilim şirkete dava açmaya karar vermiştir.  Biz de bugün gelerek dava dilekçemizi adliyeye teslim ettik. 10 bin YTL. maddi tazminat talep etmekteyiz" dedi.

Davadan haberdar olan Coca-Cola yönetimi adına açıklama yapan bir şirket yetkilisi olayın çok komik olduğunu ve artık Karadeniz bölgesine gönderilen ürünlerin kapağına
"Başka Şişede İnşallah" yazmayı düşündüklerini söyledi


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] ayrılmak için cesaretinizmi yok


Alman bir işadamı, eşleri ya da sevgililerinden ayrılmak isteyen ancak bunu onlara söyleyecek cesareti olmayan kişilere hizmet vermek üzere bir 'ayrılık ajansı' kurdu.

Ayrılık mesajı, tercihe göre 'sempatik ya da doğrudan' veriliyor.
Bernd Dressler adındaki iş adamı, kötü haberi 20 euro karşılığında telefonla arayarak, 50 euro karşılığında ise bizzat görüşerek veriyor.
Dressler'in işinde sergilediği tutum ve doğrudan tavrı, kendisine 'Terminatör-Yokedici' lakabının takılmasına yol açtı.

52 yaşındaki iş adamına göre ajansı çöpçatanlık kurumlarına benziyor ancak tam tersi yönde hizmet veriyor.
Dressler, "30 yıldır çöpçatanlık hizmeti veren kurumlar var. Ama yeni bir ilişkiye başlamak istiyorsanız, önce eskisine son vermeniz gerekir. Bu aynı pazar, sadece tersine çalışıyor" diyor.
Ayrılık mesajı, eş ve sevgililere tercihe göre 'sempatik ya da doğrudan' veriliyor.
Dressler, birçok müşterisinin eski eşleri ya da sevgilileriyle görüşmek istemediğini söylüyor.
Müşteriden, ilişkiye neden son vermek istediğine dair üç gerekçe sunması isteniyor.
Bu bilgiler daha sonra ajans tarafından eski sevgili durumuna düşecek kişiye iletiliyor.

Bernd Dressler, "Bu hizmet için şimdi en doğru zaman... Birçok müşterimiz ilişkilerinde mutsuz ve buna son vermek istiyorlar" diyor.
Eskiden sigortacılık yapan Dressler, şimdiye dek aşırı duygusal bir tepkiyle karşılaşmadığını, bu açıdan kendisini şanslı hissettiğini söylüyor ve "Ben sadece elçiyim" diyor
--
sunflower R SUNFLOWER R
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] 3000 yılında neler olabilir ki ?


2000´lere Girdik Ama 3000´i Merak Ediyoruz !!! Bin Yıl Sonra Neler Olacak?

Bazıları şimdiden 3000 yılının, daha da doğrusu gelecek bin yılın merakına kapıldılar. Tüm olanlar, aslında uzak geleceğin artık çok daha fazla merak edilmesiyle ilgili. Buna Y3K problemi deniyor ve şimdiden stratejilerin geliştirilmesi için çalışmalar yapılıyor. Şu insanoğlu bir garip; daha 2000´i yeni yeni yaşarken, 3000´in hesaplarını yapıyor. Tahminlerin temel kavramı bilgisayarlar ve internet üzerine; bu ikisinin insanlığı yok edeceğini düşünenler var, tehlikenin çok büyük olduğu belirtilirken, biran önce uyanmamız isteniyor. Daha da beteri var; 3056 yılında yaşayacak veya yaşamakta olan bir grup devrimcinin bugünü etkilediği ve internetle, bilgisayarların araç olarak kullanıldığı ileri sürülüyor. Zaman içinde etkin olan bu grup, kendi varlıklarını garantilemek için geçmişi sigortalıyorlar. Kısacası internet bir "Truva Atı" virüsü içeriyor ve 3000 yılından gelen saldırıyı simgeliyor. Üstelik birilerine göre, bu faşist grubun liderinin adı bile belli; General Zere. Bu uçuk görüşü savunanlara göre, kalan 1000 yıl ve bir ay geçmeden evvel harekete geçmemiz gerekiyor.

İşte size bazı öngörüler; kahin Ahmed Watts öngörüyor;

"Bir grup Y3K fanatiği, kendilerini dondurarak, 3000 yılında uyanacaklar. Onları gelecekteki güçler koşulluyor ve 3000 yılı kutlanırken, gezegeni fethetmek için darbe yapacaklar. "

* Nüfusun bu kadar hızlı artması sonucunda, toprak çok değerli ve nadir bulunur bir madde haline gelecek. Uzay teknolojisi sonucunda Ay´a yerleşilecek.

* İnsanlar çok daha zeki olacaklar, genetik mühendisliğinin gelişimi ve teknolojinin avantajları sonucunda çok zeki bir dünya oluşacak.

* Hiçbir kağıt ürün kalmayacak, yerini makineler ve plastik alacak.

* E-mail benzeri teknolojiler sayesinde haberleşme, eğitim ve eğlence sağlanacak.

* İnsanların boyu çok uzayacak ve evrim insan ırkının dışına çıkacak.

* Farklı ırklar kalmayacak, tüm ırklar karışacak ve etnik düşünceler unutulacak.

* Klonlar kullanılacak ama 3000 yılında bile ancak tıbbi amaçlarla klonlamaya izin verilecek." ..

Ve Kay Herod diyor ki:

"3000 yılı olmayacak. Daha önce makineler zamanı durdurmanın yolunu bulacaklar yani artık zaman olmayacak. Aslında bu başladı bile..."

--
sunflower
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] neden hüzünler sahtekarlık kokuyor hep



-- Neden??

Hüzün insanların en zayıf tarafı mıdır?

Hüzün insanların istismar tarafı mıdır?

Neden "her hüzünde" bir "yalan" vardır.

İnsanlar, "öldüm, bittim muhabbetlerini" neden daha fazla kullanırlar?

Hüzün, zayıflık mıdır?

Hüzün, mazoşistlik midir?

Hüzün, aldatmak mıdır?


Muhakkak tam olarak böyle değil. Ama bir yakınlık olduğu kesin. Hüzün işin kolay tarafı ve insanlar hüznü daha fazla benimsiyorlar.

Bu doğal bir süreç aslında. Herkes hüzünlü olabilir ama çoğu insan umudu beceremez.

İnsanlar herşeyde bir hüzün bulabilirler ama hüzünde bile bir umudun olduğunu görmezler.

Hüzün kolay, umut zor.

İnsanlar kolayı seçip bolca hüzünleniyorlar.

Hüzünlü şarkılar yazılıyor sürekli…

Ağlamaklı oluyor şiir okuyucuları…

Köşelerine çekiliyor genç aşıklar…

Hikayeciler daha çok "hüzün üzerine" yazıyorlar…


Hüznü ve umudu yaratana şükürler olsun.,,



Neden hüzünler sahtekarlık kokuyor hep?
alıntıdır

sunflower R SUNFLOWER R
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] IŞIK HAKKINDAKİ GERÇEKLER



--
Bilimin yüyıllardır ışık üzerine yaptığı araştırmalar ve sonuçlarına karşın; hâlen gizemliğini kaybetmemiştir.Çözülmemiş bir bulmacaya benzetilebilir. Işıksız bir ortamda sağlam bir göz bile âdeta körelmiş gibi olur. Işık, cisimleri görülebilir hale getirir. Ayrıca cisimlere farklı açılardan yansımasıyla renkler meydana gelir. Johann Wolfgang Von Goethe' nin dediği gibi "Renkler ışığın hareketi ve kaderidir."
Bugün çoğu insan için ışık, bir elektrik düğmesini açıp ampülden çıkan aydınlık anlamına geliyor. Fizik kitaplarında ise ışık elektromanyetik dalgaların bir bölümünü oluşturur. Biraz daha yakından incelendiğinde ışığın bir ilüzyonda farklı bir şey olduğunu görmek mümkündür. Işığın gerçek anlamını hâlen bir bilmecedir.Tekâmülün bir tezahürüdür. Işık bilim adamlarının dediği gibi " Dalga- Parçacık- Dualizm " 'ni taşıyan tek bir şey mi?
Yunanlı filozof Pythagoras ( M.Ö. 570 - M.Ö. 496) ' a göre görmemizi sağlayan neden, her nesnenin kendisinden gönderdiği çok ufak parçacıkların göz sayesinde yakalanmasıydı. Onun öğrencisi olan Empedokles ( M.Ö. 483 - M.Ö. 420) ise başka türlü bir sonuca varmıştı.Empedokles' e göre gözden "Ateşimsi " bir ışın çıkar ve bu bizim var olan bütün eşyaları görmemizi sağlardı. Platon ( M.Ö. 428 - M.Ö. 347) ' a göre ise görmemizi sağlayan iki etken vardı. Birincisi nesnelerden çıkan "Dışsal ışık" , diğeri ise gözümüzden dışarı çıkan "İçsel ışık". Bu iki ışın ile görme gerçekleşiyordu. Aristoteles ( M.Ö. 384 - M.Ö. 322) daha önceki filozofların düşüncelerine katılmayıp ortaya yeni bir fikir attı. Işık, evreni dolduran ve çok ufak olan "Pellucid" adlı maddenin hareketi sonucu ortaya çıkıyordu. Aristoteles' in ışık kuramı ortaçağ bitene kadar kabul edilmiştir.
İlk olarak Isaac Newton (1643 - 1727)' un ortaya çıkardığı Optik bilim dalı ile, ışığın bilimsel olarak incelenmesine başlandı. Newton da Ortaçağ filozoflarının yaptığı gibi, ışığı iki bölüme ayırdı : "Fenomensel ışık (Fizik alanında geçerli olan) ve "Nominal ve potansiyel ışık (Tanrısal ve ilahî ruhu taşıyan). Ancak 20 y.y.' da Albert Einstein tarafından en modern ve önemli bir soru soruldu :" Acaba madde ile ışık arasında birbilerine karşı bir dönüşüm sağlanabilir mi ?"
Newton fiziksel ışığın oluşumunu partiküllere bağlıyordu.Tıpkı bundan 2000 yıl önce yaşamış olan Pythagoras gibi o da, ışığın çok küçük ışıldayan parçacıklardan oluştuğuna inanıyordu.Çağdaşı olan Hollandalı fizikçi Christian Huyges (1629 - 1695) ve İsveçre' li matematikçi Leonhard Euler (1707 - 1783) da Aristoteles' in ışık kuramına inanıyorlardı.Bu iki bilimadamı ışığın dalgalar şeklinde hareket ettiğini buldular.
Newton' dan sonraki yıllarda "Dalga - Parçacık" tartışması, bilim içinde pek dikkate alınmamıştı. Ama ta ki 1801 yılında Thomas Young' un deneyleri sonucu ortaya çıkarıldığı "Girişim Prensibi" ne kadar.Bu deney, ışığın yanyana bulunan iki ince yarıktan geçirilmesi ile yapılır. Aydınlık ve karanlık ışın çizgilerin oluşturduğu şekle "Girişim Deseni" denilir. Bu girişim desenini oluşturan maddeye Young "esir" adını vermişti. Esir bütün uzayı dolduran ve onun hareketi sonucu ışık dalgaları oluşturan bir maddedir.
Young ' un "Girişim Prensibi" ne çağdaşı olan Henry Brougham karşı çıkıyordu : "Anlamsız bir teori, Young' un deneyleri sonucu çıkardığı ilkelerden hiçbir şey beklenmemesi gerekir." Diğer taraftan Fransız Frensel (1788 - 1827) 'in incelemeleri sonucu ışığın karakterislik yapısı bulunmuştur.
19. yy ' ın ilk yarısında çeşitli ülkelerde yapılan deneyler sonucu ışığın tarifi belli bir yere kadar yapılabilmişti.O tarihlerde bu sonuçlar çıkarılmıştı : " Esir çok ince bir maddedir ve bütün evreni doldurur.Tıpkı bir geminin denizde yüzmesi gibi, gezegenler de uzayın içinde yüzüyor. Işık dalgaları ise Esir' in hemen yanında refakat eder. Duruma göre bazen önünden, bazen arkasından takip eder ve bazen de etrafında döner. Ama ışık sabit bir hıza sahiptir."
1887 ' de Albert Michelson ve Edward Morley' in ortaklaşa yaptıkları deneyler sonucu ışığın temel yapı taşının ne olduğunu bulamadılar.Ama ışığın sabit bir hıza sahip olduğunu buldular : 299792458 m/s. Diğer bilimadamları bu deneylerin sonuçlarını çaresiz olarak kabul etmek zorunda kaldılar. Einstein o yıllarda yapılan araştırmalar ile ilgili olarak şu sözleri söylemişti : "Işığın gerçekliğinin bulunması için yapılan herşeye rağmen, insan bu bilgi öğrenmesi için acizdir kalmıştır. En iyisi esir kavramını bırakıp, bir daha o kavramı ağzımıza hiçbir zaman almamak." Ayrıca şu açıklamayı da yapmıştır : (1) " Uzaydaki ışık hızının, ya da başka bir şöyleyişle, esirdeki ışık hızının,saniyede 300.000 km olduğunu biliyoruz. Elektromanyetik alan, kaynağından bir kez çıktıktan sonra bağımsız bir varlık gösteren enerji taşır. Şimdilik, mekanik yapıda bir esirin birçok güçlük çıkardığını bile bile, şuna inanmayı sürdüreceğiz. Esir, içinde elektromanyetik dalgaların ve dolaysıyla da ışığın, yaydığı bir ortamdır."
O yıllarda yapılan araştırmalar sonucu "Dalga - Parçacık" ikilemini çözülmüş gibi görülüyordu. Ama bir dalga her zaman bir dalga; bir parçacık her zaman bir parçacıktır. Buna bir örnek daha verebiliriz.İnsan her zaman bir insan; balık her zaman bir balıktır.O zaman denizkızları nedir? Birçok farklı mitolojide deniz kızlarından bahsedilir. Ama kimse onları görmedi. Aynı şekilde hiçbir bilimadamı "Dalga parçacığı" nın da var olduğunu ispatlayamadı.
1917' de Einstein "Hayatımın geri kalan kısmını, ışığın ne olduğunu bulmak ile geçireceğim" Fakat ölümünden dört yıl önce (1951) şu demeci vermişti : "Elli yıl boyunca bir ışık kuantasının ne olduğunu anlamak ile geçti. Ama yine de ona yaklaşamadım."
" Esir Problemi" de bu güne kadar çözülemedi. Hep, temizlik yaparken tozun halının altına atılması gibi unutulmak istendi. Burada oluşan çıkmazın nedeni şuydu : Fizikte dalga, bir maddenin salınımı olarak tarif ediliyor. Maddeleri oluşturan parçacklar esnek bir şekilde hareket edebildiklerinden dolayı, hareketini diğer komşu atomların parçacıklarına nakledebiliyorlar. Suda oluşan dalgalar da bu şekilde oluşur. Su molekülleri arasında bir çekim kuvveti (Koheziyon) olduğundan dolayı daima beraber bulunmak isterler. Dışsal bir kuvvet uygulandığında ise beraberce bir salınım oluşururlar.
Bir taraftan yukarıda da açıklandığı gibi (parçacık teorisi) Michelson-Morley deneyleri, önemli bulgular ortaya koymuştur.Ama bir taraftan da parçacıkların birer dalgacık karakterine sahip olduklarını bildirmişlerdir. Örneğin çift yarık deneyinde ışık bir girişim deseni oluşturur ( ışık bir dalga gibi hareket ediyor). Burada Elektron-Pozitron çifti ışığa ve ışık da Elektron-Pozitron çiftine dönüşüyor. Deney sonucu olarak şu söylenebilir "Işık ve madde dalga şeklinde kendini gösterir." Madde, enerjinin bir çeşitidir. Belki de donmuş bir enerjidir, tıpkı buz ile su arasındaki ilişki gibi.
Bu ilişkiyi insanın aklı kabul edemiyor. Ama bilim için, madde ile enerji arasındaki bu ince bağlantı için bir formül bile var. Albert Einstein' nin ünlü formülü E=mc2 . Bu formüle göre büyük bir enerji sonucu, az madde; az bir madde ile büyük bir enerji elde edilebilir. Bunun örneğini Hiroşima' ya atılan atom bombasıyla bütün dünya görmüştür.
Michelson ve Morley' in dediği gibi dünya bir esir denizi içinde yüzmüyor; dünya kendi salınımı ( titreşimi) sayesinde esir denizi içinde ayakta kalabiliyor. Hatta Michelson ve Morley ( ayrıca onların kullandıkları ölçü cihazları), dünya ile salınım içindedir.
Amerikalı kuantum fizikçisi Arthur Zajonc " Işık ve Şuurun Ortak Tarihi" adlı kitabında şu sözler yer alıyor : "Maddesel bir esir yoktur. Bu kavram materyalist düşüncenin sonucu olarak ortaya çıkmıştır." Yine ayni eserde " Eğer ışığın bir dalga olduğunu söylersek, bir soru akla geliyor : Bu salınımı sağlayan etken nedir ? Örneğin su dalgalar ve ses dalgaları salınımlar sonucu oluşur. Ses ve su dalgaları hava ile iletilir. Peki ışık dalgalarının taşınmasını sağlayan ortam şey nedir ? Bana göre bu sorunun cevabı olan ortam, maddesel bir tabiatın içinde değildir.
Bu sözlerle birdenbire materyalist olarak düşünen doğabilimi metafiziksel söylemlerle dolu bir uçurumun içine yuvarlanır.
Burada birkaç soru geliyor hemen aklımıza : Maddesel olmayan "Esir" içindeki ışık ve maddesel dalgalarının salınımını sağlayan güç nedir? Nereden geliyor? Kim veya ne onun harekete geçmesini sağlıyor? Bu güç düzenli bir enerji olmalı, çünkü uyardığı dalgalar da düzenli bir form oluşturuyor. Elektronların hepsi ayni hacme ve yüke sahiptir. Peki bu düzenliliği sağlayan güç nedir veya kimdir?
Neden bazı ortamlarda ışık-dalgası, ışık-parçacıkları gibi davranıyor. Bu soru hâlen çözümlenememiştir. Işık dalgaları çift yarık deneyinde, birer ışık- dalgaları olarak davranacaklarını nasıl biliyorlar?
Fotonlar birbirleri ile nasıl iletişim kurdukları ise ayrı bir muamma olarak kalmıştır. Örneğin birbirine zıt doğrultuda iki ışık kaynayı düşünelim. Bunların birisinden çıkan bir fotonun hareketi, öteki ışık kaynağından çıkan fotonun hareketini etkiler. Fotonlar ışık ile hareket ettiklerine göre birbirleri arasındaki iletişimin hızı, ışık hızından büyük olması zorunludur. Ama nasıl anlaşıyorlar? Belki de telepati ile (Foton telepatisi) ! İtinalı ve özenle çalışan bilmin içine sihir mi girdi yoksa? Şimdi ise daha da ilginç bir olay geliyor karşımıza : Bilimadamlarının yaptığı en son çalışmalar sonucu bazı özel ortamlarda elektromanyetik dalgaların, ışık hızından daha da hızlı gidebilceklerini bildiriyorlar. Eğer bu teorik düşünce, pratiğe uygulanabilirse fiziğin temel direği olan "Rölavite Kanunu" büyük bir sarsıntı ile yıkılabilir
R SUNFLOWER R
sunflower
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] ölüm ve hayatın bir araya geldiği kare

6 aylık hamileyken beyin ölümü gerçekleşen kanser hastası anne, bir ay sonra sevdiklerine hem bir armağan hem de gözyaşı bıraktı. Ölüm ve hayatın bir araya geldiği kare:

Amerika'nın Arizona eyaletine bağlı Phoenix kentinde yaşanan olay, büyük üzüntü yaşattı. Aaron Celis adlı adamın 36 yaşındaki karısı Veronica, hem hamile hem de ağır kanser hastası olarak Samaritan Hastanesi'ne kaldırıldı. Yazık ki, doktorların tüm çabalarına rağmen Veronica'nın 7 Ağustos'ta beyin ölümü gerçekleşti.

DOĞUMA 2 HAFTA VARDI

Veronica hamileliğinin 24'üncü haftasında tıbben ölü kabul edilirken, kocası o gün çok zor bir seçimle karşı karşıya kaldı. Eğer karısının ölümünü kabullenirse, doğmamış bebeğini de onunla birlikte kaybedecekti. Hem karısını hem de bebeğini kaybetmeyi göze alamayan Aaron kararını verdi ve Veronica'nın makineye bağlı halde yaşamasını istedi.


Aaron, doğacak çocuğunun anne karnında en azından 32 haftalık oluncaya kadar gelişmesi ve daha sonra sezaryenle alınması için talepte bulundu. Doktorlar aynı gün Veronica'yı makineye bağladı. Bebeğin 6 Ekim'de doğması planlandı. Ancak beklenmedik bir olay yaşandı. Doğuma 2 hafta kala annenin vücudunu bakteriyel enfeksiyon sardı. Bunun üzerine doktorlar acil ameliyatla bebeğin alınmasına karar verdi ve önceki gün 1 kilo 350 gram ağırlığında sağlıklı bir kız çocuğu dünyaya geldi.

VE BEBEK ANNESİNİN YANINDA...

Doğumdan sonra bebek, tıbben ölü olan annesinin yanına yatırıldı. Acı ve mutluluğu aynı anda yaşayan adam, gözyaşları içinde önce karısını sonra bebeği öptü. Doktorlar Veronica'yı yaşam destek ünitesinden koparmaları gerektiğini söylediklerinde Aaron, "Bugün bebeğimin doğum günü... Karımı bir gün daha yaşatın" dedi. Babanın isteği yerine getirildi ve Veronica'nın fişi ertesi gün çekildi.



Aaron Celis, zor tercihin ardından adeta yıkıldı.


--
sunflower
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] <<>>



--
<<<FeRo>>>
<<<Sizler, yani yeni nesil,
Turkiyenin genc evlatlari,
yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz....
Dinlenmemek uzere yola cikanlar
asla ve asla yorulmazlar!! K.ATATÜRK>>><<<
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] <<>>



--
<<<FeRo>>>
<<<Sizler, yani yeni nesil,
Turkiyenin genc evlatlari,
yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz....
Dinlenmemek uzere yola cikanlar
asla ve asla yorulmazlar!! K.ATATÜRK>>><<<
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] <<>>



--
<<<FeRo>>>
<<<Sizler, yani yeni nesil,
Turkiyenin genc evlatlari,
yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz....
Dinlenmemek uzere yola cikanlar
asla ve asla yorulmazlar!! K.ATATÜRK>>><<<
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] <<>>



--
<<<FeRo>>>
<<<Sizler, yani yeni nesil,
Turkiyenin genc evlatlari,
yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz....
Dinlenmemek uzere yola cikanlar
asla ve asla yorulmazlar!! K.ATATÜRK>>><<<
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] zamane anneleri


-----&gt;
&gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ZAMANE ANNALER�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;"Sen de dedem gibi �lecek misin,
anneanne?" s�zleri hasta odas�nda
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yo�un sessizlik
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ya�anmas�na neden olmu�tu. Ge�irdi�i
ameliyatlardan sonra pek toparlayamam�� ya�l� bayan hastam�z� ilkokula
yeni ba�lam�� torunu ve k�z�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ziyarete gelmi�ti. K���k �ocuklar� hasta
ziyaretine kabul
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;etmememiz
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ba�lang��ta sorun yaratm��, k�sa s�reli ziyaret
i�in izin
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;koparm��lard�.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Hasta odas�nda ana k�z konu�up dertle�irken torun
araya girip sormu�tu o
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;can s�k�c� soruyu. Kafam� e�ip elimdeki dosya ile
ilgileniyormu� gibi
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yapt�m. Hastam�z torununu
&gt;&gt;yata��n kenar�na oturttu. Ellerini
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
tutarak "�imdi de�il, iyile�ip eve d�nece�im, merak etme. Hemen
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�lmeyece�im. Ama er
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;veya ge� hepimiz �lece�iz" dedi. Torun yan�ttan
pek tatmin olmu� gibi
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;de�ildi.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Ama bu
haks�zl�k, anneanne. �l�nce onlar� bir daha
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;g�remiyoruz. Dedemi
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ok �zledim ben.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Merak etme,
insanlar �l�nce g�r�nmez olular ama
&gt;&gt;hepten
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yok olmazlar.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Torun bir s�re ananesinin boynundaki kolye ile oynayarak d���nd�.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Sonra "Peki
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;insanlar ne oluyor, �l�nce" diye sordu. Anneanne
�nce bana sonra k�z�na
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;bakt�. Torununun sa��n� ok�ayarak;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Bir �ekilde
aram�zda oluyorlar, �lenler. Kimi bir renk,
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kimi tat veya
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;koku kimi de dokunu� olup geri geliyorlar. Mesela
rahmetli
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;annemin yapt���
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;puf b�re�ini hi� unutmad�m. Nerede o kokuyu veya
tad� bulsam annemin
&gt;&gt;orada
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yan�mda oldu�unu bilirim. Dedeni ise sa�lar�mdaki
dokunu� ile hat�rlar�m.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Nerede bir r�zgar sa�lar�m� ok�asa dedenin
yan�mda oldu�unu d���n�r,
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;sevinirim.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Peki sen
�l�nce ne olup geleceksin, anneanne?
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Onu sen
bileceksin. Beni nas�l hat�rlamak istersen o
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ekilde gelece�im
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yan�na.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Ziyaret k�sa s�rm��t�. Onlar odadan ��kt�ktan sonra
&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;hastam�z
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;torununu �ok �zlemi�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;oldu�unu belirterek ziyarete engel olmad���m�z
i�in te�ekk�r etti.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Bu k���k
torunumu b�y���nden daha �ok
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;seviyorum, doktor
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;bey.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Torunlar�n�z
aras�nda ay�r�m yapmaman�z gerekmez mi?
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Hakl�s�n�z
ama b�yle olmas�nda biraz k�z�m�n da
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kabahati var.
&gt;&gt;�lk
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ocu�unu �abuk b�y�tmeye �abalad�. Kendince
ba�ard� da. Ama hepimizden
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;uzak so�uk, a��r biri oldu ��kt�, b�y�k torunum.
�imdi hepimiz yak�n�yoruz
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ama i� i�ten ge�ti.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Neden b�yle
oldu?
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Ne yaz�k ki,
k�z�m da di�erleri gibi zamane annelerinden oldu. �ocu�unu
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;en iyi �artlarda, en iyi okullarda en iyi e�itim
ile
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yeti�tirece�im diye
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;tutturdu. �ocu�un almad��� ders kalmad�
neredeyse. Bale, piyano,
&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;tenis,
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;y�zme dersleri yetmedi kolejlerde okuttu. Onunla
birlikte ders �al���p
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;s�navlara birlikte girdi sanki. �imdi ad� san�
duyulmu�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kolejlerden
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;birinde okuyor. Ama hepimizden uzakla�t�.
Derslerinden ba�ka oyun bilmeyen
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;so�uk a��r biri oldu.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Bir s�re sustu, solukland�. Elimi tutup yata��nda
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;do�ruldu.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Yast�klar�n� d�zelttim.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Zamane
anneleri b�yle oluyor, i�te. �ocuk yeti�tirmeyi
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;yemek yapmak
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;san�yorlar.
&gt;&gt;Paray� bast�r�p en donan�ml� mutfakta en iyi
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;malzemeleri
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kullan�rsa yeme�in m�kemmel olaca��n� hayal
ediyor, ortaya ��kan yeme�e
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;bak�p neden lezzetli olmad���n� soruyor, kabahati
mutfakta veya malzemede
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ar�yorlar. Kendilerine hi� kabahat bulmuyorlar.
Halbuki elinin eme�i,
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;sabr�, �zeni olmad�k�a lezzeti yakalayamazs�n.
Hele bir sarma sars�nlar da
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;g�reyim ben onlar�. Bu kez de "o kadar emek
verdim, kimseye yedirtmem"
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;diye tutturur bunlar.&nbsp;&nbsp;Sanki
analar�ndan b�yle g�rd�ler. Hayat kolayla��p
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;h�zland�k�a her �eyin ayn� kolayl�kla
yap�laca��n� san�yor bu zamane
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;anneleri.
&gt;&gt;�ocuklar�n� da �abuk b�y�tmeye u�ra��yorlar. Onlar�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;h�zl�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ya�land�rd�klar�n�n fark�nda bile de�iller.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Yani?
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;�ocuk bu,
yeti�ti�i ortamdaki insanlara anne babas�na
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;benzeyecek elbet.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ocuk onlara benzemeye ba�lad�k�a anneler kendi
be�enmedi�i y�nlerini
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ocuklar�nda g�r�p k�z�yor, nerede hata
yapt�klar�n� bulmaya �abal�yorlar.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�kinci �ocukta ise o ilk heves kalm�yor da �yle
kurtar�yor
&gt;&gt;onlar
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kendilerini.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Bo�az� kurumu�tu. Bir yudum su i�ip eskiden ailelerin ilk
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ocuklar�n�n a�abey ve
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;abla a��rl��� ile yeti�tirildi�ini ilk �ocuklar�n
aileyi iyi yans�tma
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;g�revi oldu�u i�in daha de�erli oldu�unu ama
art�k devrin
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;de�i�ti�ini
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ailelerin kendilerini de�il de hayallerini
�ocuklar�na
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;y�kledi�ini ilk
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;�ocuktan sonra gelenlerin ise daha �zg�r
olgunla��p aileye daha �ok
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;benzedi�ini anlatt�.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Birka� g�n sonra hastam�z�n ba� ucunda suluboya bir resim
&gt;&gt;vard�.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Mavi g�ky�z�nde
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;sapsar� g�ne� ve bir de u�urtma u�uran k�z �ocu�u
vard�, resimde. Hastam�z
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;resim ile ilgilendi�imi g�r�nce okumakta oldu�u
gazetesinden kafas�n�
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kald�r�p;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
-&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;Torunum benim
i�in yapm�� bu resmi, doktor bey.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;Resimdeki k�z
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;kendisiymi�. Karar vermi�, ben �l�nce resimdeki
g�ky�z�n�n mavisi olacakm���m, onun i�in. G�ky�z�ne her bakt���nda benim
yan�nda oldu�umu
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;bilecekmi�, b�ylelikle. Bu s�ms�cak g�ne� ise
&gt;&gt;dedesiymi�.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
G�zleri dolmu�tu. Birka� damla ya� s�z�ld� g�zlerinden. "Torunumun
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;g�z�nde
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;g�ky�z�n�n mavisi olacakm���m, dedesi de hepimizi
�s�tan g�ne�. Daha ne
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;olsun?" dedi. ��le aras�nda bah�eye ��kt�m. Ya�an
ya�murun
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;ard�ndan
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;masmavi g�ky�z�nde a�an g�ne�, s�cakl���n� iyice
hissettiriyor, a�a�lar
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;sonbahara haz�rlan�yordu.
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt;&gt;_________________________________________________________________
En etkili ve g�venilir PC Korumayi tercih edin, rahat edin!
&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;http://www.msn.com.tr/security/
&gt;&gt; &gt;&gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;&gt;
&gt;&gt; &gt;
&gt;&gt;
&gt;_________________________________________________________________
Yagmura yakalanmamak i�in sadece semsiyenize degil, MSN hava
&gt;&gt; &gt;durumuna g�venin! http://www.msn.com.tr/havadurumu/
&gt;&gt; &gt;
&gt;&gt;
&gt;&gt;Elinizdekilerle yetinmeyin! Messenger ile hep daha fazlasina sahip
olun!&nbsp; Burayi tiklayin!
&gt;&gt;
&gt;
&gt;_________________________________________________________________
Messenger uzaklardaki sevdiklerinizle bulusturur! http://messenger.live.com
&gt;

_________________________________________________________________
Sevdiklerinizle Messenger'da g�r�s�n ve sesli sohbet edin!
http://messenger.live.com


>>> >> >>>>ZAMANE ANNALERİ
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>"Sen de dedem gibi ölecek misin,
>>>anneanne?" sözleri hasta odasında
>>>
>>> >> >>>>yoğun sessizlik
>>>
>>> >> >>>>yaşanmasına neden olmuştu. Geçirdiği
>>>ameliyatlardan sonra pek toparlayamamış yaşlı bayan hastamızı ilkokula
>>>yeni başlamış torunu ve kızı
>>>
>>> >> >>>>ziyarete gelmişti. Küçük çocukları hasta
>>>ziyaretine kabul
>>>
>>> >> >>>>etmememiz
>>>
>>> >> >>>>başlangıçta sorun yaratmış, kısa süreli ziyaret
>>>için izin
>>>
>>> >> >>>>koparmışlardı.
>>>
>>> >> >>>>Hasta odasında ana kız konuşup dertleşirken torun
>>>araya girip sormuştu o
>>>
>>> >> >>>>can sıkıcı soruyu. Kafamı eğip elimdeki dosya ile
>>>ilgileniyormuş gibi
>>>
>>> >> >>>>yaptım. Hastamız torununu
>>>
>>> >>yatağın kenarına oturttu. Ellerini
>>>
>>> >> >>>>
>>>tutarak "Şimdi değil, iyileşip eve döneceğim, merak etme. Hemen
>>>
>>> >> >>>>ölmeyeceğim. Ama er
>>>
>>> >> >>>>veya geç hepimiz öleceğiz" dedi. Torun yanıttan
>>>pek tatmin olmuş gibi
>>>
>>> >> >>>>değildi.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Ama bu
>>>haksızlık, anneanne. Ölünce onları bir daha
>>>
>>> >> >>>>göremiyoruz. Dedemi
>>>
>>> >> >>>>çok özledim ben.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Merak etme,
>>>insanlar ölünce görünmez olular ama
>>>
>>> >>hepten
>>>
>>> >> >>>>yok olmazlar.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Torun bir süre ananesinin boynundaki kolye ile oynayarak düşündü.
>>>
>>> >> >>>>Sonra "Peki
>>>
>>> >> >>>>insanlar ne oluyor, ölünce" diye sordu. Anneanne
>>>önce bana sonra kızına
>>>
>>> >> >>>>baktı. Torununun saçını okşayarak;
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Bir şekilde
>>>aramızda oluyorlar, ölenler. Kimi bir renk,
>>>
>>> >> >>>>kimi tat veya
>>>
>>> >> >>>>koku kimi de dokunuş olup geri geliyorlar. Mesela
>>>rahmetli
>>>
>>> >> >>>>annemin yaptığı
>>>
>>> >> >>>>puf böreğini hiç unutmadım. Nerede o kokuyu veya
>>>tadı bulsam annemin
>>>
>>> >>orada
>>>
>>> >> >>>>yanımda olduğunu bilirim. Dedeni ise saçlarımdaki
>>>dokunuş ile hatırlarım.
>>>
>>> >> >>>>Nerede bir rüzgar saçlarımı okşasa dedenin
>>>yanımda olduğunu düşünür,
>>>
>>> >> >>>>sevinirim.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Peki sen
>>>ölünce ne olup geleceksin, anneanne?
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Onu sen
>>>bileceksin. Beni nasıl hatırlamak istersen o
>>>
>>> >> >>>>şekilde geleceğim
>>>
>>> >> >>>>yanına.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Ziyaret kısa sürmüştü. Onlar odadan çıktıktan sonra
>>>
>>> >>
>>>
>>> >> >>>>hastamız
>>>
>>> >> >>>>torununu çok özlemiş
>>>
>>> >> >>>>olduğunu belirterek ziyarete engel olmadığımız
>>>için teşekkür etti.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Bu küçük
>>>torunumu büyüğünden daha çok
>>>
>>> >> >>>>seviyorum, doktor
>>>
>>> >> >>>>bey.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Torunlarınız
>>>arasında ayırım yapmamanız gerekmez mi?
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Haklısınız
>>>ama böyle olmasında biraz kızımın da
>>>
>>> >> >>>>kabahati var.
>>>
>>> >>İlk
>>>
>>> >> >>>>çocuğunu çabuk büyütmeye çabaladı. Kendince
>>>başardı da. Ama hepimizden
>>>
>>> >> >>>>uzak soğuk, ağır biri oldu çıktı, büyük torunum.
>>>Şimdi hepimiz yakınıyoruz
>>>
>>> >> >>>>ama iş işten geçti.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Neden böyle
>>>oldu?
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Ne yazık ki,
>>>kızım da diğerleri gibi zamane annelerinden oldu. Çocuğunu
>>>
>>> >> >>>>en iyi şartlarda, en iyi okullarda en iyi eğitim
>>>ile
>>>
>>> >> >>>>yetiştireceğim diye
>>>
>>> >> >>>>tutturdu. Çocuğun almadığı ders kalmadı
>>>neredeyse. Bale, piyano,
>>>
>>> >>
>>>
>>> >> >>>>tenis,
>>>
>>> >> >>>>yüzme dersleri yetmedi kolejlerde okuttu. Onunla
>>>birlikte ders çalışıp
>>>
>>> >> >>>>sınavlara birlikte girdi sanki. Şimdi adı sanı
>>>duyulmuş
>>>
>>> >> >>>>kolejlerden
>>>
>>> >> >>>>birinde okuyor. Ama hepimizden uzaklaştı.
>>>Derslerinden başka oyun bilmeyen
>>>
>>> >> >>>>soğuk ağır biri oldu.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Bir süre sustu, soluklandı. Elimi tutup yatağında
>>>
>>> >> >>>>doğruldu.
>>>
>>> >> >>>>Yastıklarını düzelttim.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Zamane
>>>anneleri böyle oluyor, işte. Çocuk yetiştirmeyi
>>>
>>> >> >>>>yemek yapmak
>>>
>>> >> >>>>sanıyorlar.
>>>
>>> >>Parayı bastırıp en donanımlı mutfakta en iyi
>>>
>>> >> >>>>malzemeleri
>>>
>>> >> >>>>kullanırsa yemeğin mükemmel olacağını hayal
>>>ediyor, ortaya çıkan yemeğe
>>>
>>> >> >>>>bakıp neden lezzetli olmadığını soruyor, kabahati
>>>mutfakta veya malzemede
>>>
>>> >> >>>>arıyorlar. Kendilerine hiç kabahat bulmuyorlar.
>>>Halbuki elinin emeği,
>>>
>>> >> >>>>sabrı, özeni olmadıkça lezzeti yakalayamazsın.
>>>Hele bir sarma sarsınlar da
>>>
>>> >> >>>>göreyim ben onları. Bu kez de "o kadar emek
>>>verdim, kimseye yedirtmem"
>>>
>>> >> >>>>diye tutturur bunlar.Sanki
>>>analarından böyle gördüler. Hayat kolaylaşıp
>>>
>>> >> >>>>hızlandıkça her şeyin aynı kolaylıkla
>>>yapılacağını sanıyor bu zamane
>>>
>>> >> >>>>anneleri.
>>>
>>> >>Çocuklarını da çabuk büyütmeye uğraşıyorlar. Onları
>>>
>>> >> >>>>hızlı
>>>
>>> >> >>>>yaşlandırdıklarının farkında bile değiller.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Yani?
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Çocuk bu,
>>>yetiştiği ortamdaki insanlara anne babasına
>>>
>>> >> >>>>benzeyecek elbet.
>>>
>>> >> >>>>Çocuk onlara benzemeye başladıkça anneler kendi
>>>beğenmediği yönlerini
>>>
>>> >> >>>>çocuklarında görüp kızıyor, nerede hata
>>>yaptıklarını bulmaya çabalıyorlar.
>>>
>>> >> >>>>İkinci çocukta ise o ilk heves kalmıyor da öyle
>>>kurtarıyor
>>>
>>> >>onlar
>>>
>>> >> >>>>kendilerini.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Boğazı kurumuştu. Bir yudum su içip eskiden ailelerin ilk
>>>
>>> >> >>>>çocuklarının ağabey ve
>>>
>>> >> >>>>abla ağırlığı ile yetiştirildiğini ilk çocukların
>>>aileyi iyi yansıtma
>>>
>>> >> >>>>görevi olduğu için daha değerli olduğunu ama
>>>artık devrin
>>>
>>> >> >>>>değiştiğini
>>>
>>> >> >>>>ailelerin kendilerini değil de hayallerini
>>>çocuklarına
>>>
>>> >> >>>>yüklediğini ilk
>>>
>>> >> >>>>çocuktan sonra gelenlerin ise daha özgür
>>>olgunlaşıp aileye daha çok
>>>
>>> >> >>>>benzediğini anlattı.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Birkaç gün sonra hastamızın baş ucunda suluboya bir resim
>>>
>>> >>vardı.
>>>
>>> >> >>>>Mavi gökyüzünde
>>>
>>> >> >>>>sapsarı güneş ve bir de uçurtma uçuran kız çocuğu
>>>vardı, resimde. Hastamız
>>>
>>> >> >>>>resim ile ilgilendiğimi görünce okumakta olduğu
>>>gazetesinden kafasını
>>>
>>> >> >>>>kaldırıp;
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>-Torunum benim
>>>için yapmış bu resmi, doktor bey.
>>>
>>> >> >>>>Resimdeki kız
>>>
>>> >> >>>>kendisiymiş. Karar vermiş, ben ölünce resimdeki
>>>gökyüzünün mavisi olacakmışım, onun için. Gökyüzüne her baktığında benim
>>>yanında olduğumu
>>>
>>> >> >>>>bilecekmiş, böylelikle. Bu sımsıcak güneş ise
>>>
>>> >>dedesiymiş.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>>
>>>Gözleri dolmuştu. Birkaç damla yaş süzüldü gözlerinden. "Torunumun
>>>
>>> >> >>>>gözünde
>>>
>>> >> >>>>gökyüzünün mavisi olacakmışım, dedesi de hepimizi
>>>ısıtan güneş. Daha ne
>>>
>>> >> >>>>olsun?" dedi. Öğle arasında bahçeye çıktım. Yağan
>>>yağmurun
>>>
>>> >> >>>>ardından
>>>
>>> >> >>>>masmavi gökyüzünde açan güneş, sıcaklığını iyice
>>>hissettiriyor, ağaçlar
>>>
>>> >> >>>>sonbahara hazırlanıyordu.
>>>
>>> >> >>>>
>>>
>>> >> >>>
>>>
>>> >>
>>> >>>_________________________________________________________________
>>>En etkili ve güvenilir PC Korumayi tercih edin, rahat edin!
>>>
>>> >>
>>>
>>> >> >>>http://www.msn.com.tr/security/
>>>
>>> >> >>>
>>>
>>> >> >>
>>>
>>> >> >>
>>>
>>> >> >
>>>
>>> >>
>>> >_________________________________________________________________
>>>Yagmura yakalanmamak için sadece semsiyenize degil, MSN hava
>>>
>>> >> >durumuna güvenin! http://www.msn.com.tr/havadurumu/
>>>
>>> >> >
>>>
>>> >>
>>>
>>> >>Elinizdekilerle yetinmeyin! Messenger ile hep daha fazlasina sahip
>>>olun! Burayi tiklayin!
>>>
>>> >>
>>>
>>> >
>>>
>>> >_________________________________________________________________
>>>Messenger uzaklardaki sevdiklerinizle bulusturur!
>>>http://messenger.live.com
>>>
>>> >
>>>
>>>
>>>
>>>_________________________________________________________________
>>>
>>>Sevdiklerinizle Messenger'da görüsün ve sesli sohbet edin!
>>>
>>> http://messenger.live.com
>>>
>>>
>>>
>>>
>>>
>>>
>>>____________________________________________________________________________
>>>
>>>Emlakçılar, Emlak Plus ile daha çok
>>>müşteriye ulaşın!
>>>
>>>
>>>
>>
>>_________________________________________________________________
>>Messenger uzaklardaki sevdiklerinizle bulusturur!
>>http://messenger.live.com
>
>_________________________________________________________________
>Sevdiklerinizle Messenger'da görüsün ve sesli sohbet edin!
>http://messenger.live.com

_________________________________________________________________
Sohbet ederken Messenger'da eglenin! http://messenger.live.com



--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] <<>>



--
<<<FeRo>>>
<<<Sizler, yani yeni nesil,
Turkiyenin genc evlatlari,
yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz....
Dinlenmemek uzere yola cikanlar
asla ve asla yorulmazlar!! K.ATATÜRK>>><<<
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] İLGİNÇ

Ilginc...

Ilginc egerki 10 euro zekat olarak verecek olsak cok buluruz.. ama 10 euro ile carsidan bir sey alacak bulamayiz..

Ilginc 10 dakika zikir edecek olsak zamani cok uzun buluruz ama bir film veya mac olsa birbucuk saatlik hemen zaman gecer..

Ilginc bir futbolmacin uzaatmasi, biz onu cok iyi hissedioyruz, ama cuma gunu hutbe bir kac dakika uzaltiginda hic iyi olmayor bizim icin

Ilginc gazetede okudugumuza hemen inanipda yuce ALLAH'in (c.c.) Kur-an'dan okudugumuzu once bir imthan eyleyip sonra inaniriz..

Ilginc modayi her an takip ederiz ama Peygamberimizin (s.a.v.) sunnetini geride birakiriz..

ilginc bir saat camide vakit gecirsek her saniyesi gecerli ama televizyon bakarken o kadar uzun surmuyor duygularimiza karsi..

ilginc namaz kilarken ALLAH'in (c.c.) dusunemeyiz ama arkadaslar ile bos sohbetlere cok konu bulunur..

ilginc bir sure'yi okumayi cok zor buluyoruz ama bir roman 200 sayfalik onun icin sorun etmiyoruz..

ilginc canli yayin icin ilk siralarda oturmak icin caba harcederiz ama camide ise son siralarda otururuz hemen sonunda cikip gidelim diye..

ilginc bir ayet ezberlemek cok zorumuza gider ama top 40'da olan hepisini ezbere biliriz..

ilginc ajendamizda islami toplantisi icin zaman bulamayiz ama dunyalik icin cok zamanimiz var ajendamizda

ilginc dindersi anlatmasini ne kadar zor buluyoruz ama son dedikodular hemen kolay anlatiyoruz..

ilginc fikra ve resimleri mail ile gonderiyoruz ama islam hakkinda olanlari pek degil..

ilginc herkes cennete gitmeyi ister ama hic bir sey yapmadan ve inanmadan..

ilginc degilmi???

Su an belki guluyorsundur veya derin dusuncelerdesindir.... ???

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] EKMEK KIRINTISI.....süper......



--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] AH SU KADINLAR+16





Güzel bir kadin televizyon gibidir. Ona bakmaktan kendini alamazsin.bir
Yandan ona tutulmak istemezsin ama nekadar kaçarsan kaç bir kere
Yakalandinmi da vazgeçemezsin.

Gençkizlar klimalar gibidirler.ilk basta aranizdaki sicakligi çok iyi
Ayarlayabilirsin.ama beraberliginiz eskimeye basladiginda durum
Kötülesir. Hele söyle aradan bir sene falan geçince mutlaka bir ariza
Çikar ve belki de ondan ayrilmaniz gerekir.

Fahiseler kola makineleri gibidir.paran yoksa vermezler.

Mini etekler sehpa örtüsü gibidir.burada amaç altindakini
Örtmekten ziyade onu ön plana çikararak estetik bir görünüm saglamaktir.

Bir kizin pesinden kosmak dart oynamak gibidir.gençlikte tam 12'den
Vuramasan da birtürlü devam etmekten kendini vazgeçmezsin.sonradan
Ögrenirsin ki çok puan almak için hep 12'den vurmak gerekmez.önemli olan
Sirasiyla dogru yerleri vurmaktir.

Insanin karisini aldatmasi burnunu karistirmasi gibidir.kesinlikle
Yapilmamasi gerekir ama bazilari kendilerini tutamayip yapiverirler. O
Zamanda kimseye görünüp yakalanmak istemezler. Çaktirmadan ondan
Kurtulmak isterler.

Sevismek bir radyo kanalini ayarlamak gibidir.mutlu sona ulasmak için
Epeyce bir süre ileri geri gidip gelmek gerkebilir. Tamam oldugunu çikan
Seslerden anlarsin.

Biriyle evlenmeye kalkmak sayisal loto oynamak gibidir. Birtakim
Tahminler üzerine kuruludur. Tahminlerin hepsinin tutmasi imkansiz derecede
Zordur.

Altida alti muhtesem olur,altida bes iyidir,altida dört mutluluk verir,
Altida üc buruk bir tesellidir, altida üc'ten asagisi ise herseyi yirtip
Attirir.

Bakire bir kizla beraber olmak tahin pekmez yapmak gibidir. Çok tatli
Oldugu söylense de yapacagini yaptiktan sonra basa dönme sansinin
Olmadigi bilinmelidir.

Çalisan erkek ile evkadini olan karisi kalem ile kalemtras gibidir.
Çalisip yipranan erkek kadinin yanina dönünce kendini yenilenmis
Tazelenmis hisseder. Ama bir yandan da o farketmeden kadin onun hayatini
TüketiR  F@LKONDAN ALINTIDIR

R SUNFLOWER R


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] ONLARI ASLA AFFETMEDI...

 
En azılı düşmanlarını affetti...
Sadece onları cezalandırdı...
Suçlarına gelince...
 

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] fotograf:))



savci, morgdaki uc ceseti incelemek uzere gelmisti. birinci ceset siritiyordu. savci nedenini sordu. "milli piyangoda buyuk ikramiyeyi kazandi, sevincine dayanamadi, kalp krizi gecirdi ve oldu", dediler. ikinci ceset de siritiyordu. savci sordu;
- bu neden siritiyor?
- bunun da oglu dogmustu. sevincten kalbine yenik dustu, diye acikladilar.
ucuncu ceset temel`in komur halindeki cesediydi. o da siritiyordu. savci sordu :
- bu neden oldu?
- efendim, buna yildirim carpti, dediler.
- peki neden siritiyor?
- fotografini cekiyorlar sanmis

 F@LKONDAN

R SUNFLOWER R


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

[Kayzer.Net] mars'da en büyük hedefe ulaşıldıııı



--
 
 
 
Mars'ta en büyük hedefe ulaşıldı
NASA'nın Mars'ta yaşam belirtisi arayan ikiz robotlarından Opportunity, yaklaşık 21 haftalık yolculuğunun ardından, şimdiye kadarki en büyük hedefi olan Victoria kraterine ulaştı.

Bunu Mars'ın keşif çalışmalarında bir mihenk taşı olarak gören ve özellikle Kızıl Gezegen'in geçmişine ilişkin sorulara açıklık getirmesini bekleyen NASA'da görevli bilim adamları, Opportunity'nin şu anda tam olarak kraterin kuzeybatı köşesinde olduğunu belirterek, robotun gönderdiği düşük çözünürlüklü fotoğrafların kraterde önemli jeolojik bilgiler bulunduğunu gösterdiğini kaydetti.

Mars misyonunun başlıca bilimsel katılımcısı Cornell Üniversitesinden Steven Squyres, ''Şimdiye dek buranın ne gibi bilgiler barındırıyor olabileceğini bilmiyorduk, dünkü fotoğrafla birlikte bu seyahatin her şeye değdiğini anladık. Jeologların rüyaları gerçek oldu'' diye konuştu.

Derinliği 60 metre, çapı 800 metre olan kraterin iç duvarlarındaki kaya katmanlarının, gezegenin geçmişiyle ilgili önemli bilgiler sağlamasını beklediklerini belirten Squyres, ''Özellikle robotların iniş yaptığı yere yakın bulduğumuz ıslak alanın geçmişte daha yaygın olup olmadığını öğrenmeyi umuyoruz'' dedi.

Mars'a Ocak 2004'te inen ve NASA'nın öngördüğü 90 günlük ömrü 10 kez aşan Opportunity'nin bugün kraterden yüksek çözünürlüklü fotoğraflar göndermesi bekleniyor.

NASA mühendisleri, şimdiye dek 9,2 km yol kat eden Opportunity'yi, kraterin panoramik görüntüsünü alabilmesi için daha uygun bir noktaya yönlendirmeye çalışırken, görüntüleri inceleyerek, robotun bir sonraki güzergahını ve kratere en güvenli şekilde inebileceği noktayı kestirmeye çalışıyor.

Daha önce iki krater daha inceleyen Opportunity ile ikizi Spirit, 90 günlük görev sürelerini çoktan aşarak 900 gündür Mars'ı incelemeye devam ediyor ve görevlerini daha uzun süre sürdüreceğe benziyor.

NASA'nın ayrıca Mars Global Surveyor ve Mars Odyssey uzay araçları da Kızıl Gezegen'i yörüngeden gözlemliyor.

R SUNFLOWER R


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Bu mesajı şu gruba üye olduğunuz için aldınız: Google Grupları "Kayzer.Net Aşk Sevgi Mizah Eğlence Grupları..." grubu.
 Bu gruba posta göndermek için , mail atın : KayzerNet@googlegroups.com
 Bu gruba üyeliğinizi sonlandırmak için şu adrese e-posta gönderin: KayzerNet-unsubscribe@googlegroups.com
 Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/KayzerNet adresinde bu
grubu ziyaret edin
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---


Komik Videolar   islam  şarkı sözleri  yemek tarifleri  gelibolu  huzur   sağlık